Kuşadası ile Milas arası "kuş uçuşu" 85 kilometre.
Bir süre Söke ovası üzerinden uçtuktan sonra "sahile" yöneldik.
"Akbük Koyu'ndan" başladık, tek tek bütün koyların üzerinde "alçaldık."
Ve Bodrum'a yaklaştık.
"Salih Adası"nın çevresinde tur attık.
Neler mi gördük?

***
Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe "bak Yavuz bey" dedi.
Eliyle "altımızdaki koyu" işaret etti:
- Bak şu balık çiftliklerine.
Baktık.
Pepe devam etti:
- Sahilden, neredeyse, elle tutulacak mesafede... Sahilin bitişiğinde.

***
Bir başka koyun üzerinde tur attık.
Ve "cinayeti" gördük.
Balık çiftliği olmayan koy "tertemiz."
"Denizin dibini görüyorsunuz."
Su "mavi, yeşil karışımı."
Balık çiftliği olan koya gelince...
Deniz "bulanık mı bulanık."
Deniz dibini görmek ne mümkün.

***
Osman Pepe:
- Bak, denizin ne kadar kirlendiği nasıl belli... Koy tamamen balık çiftliği.
Evet koy "tamamen çiftlik."
Hemen sahilde ise yazlık siteler var.

***
Bir başka koyun üzerinde helikopterimiz iyice alçaldı.
Gördüğümüz manzara içler acısı.
Güzelim koy birilerinin "babasının çiftliği" olmuş.
Çevre ve Orman Bakanı "bu kadarı da olamaz" diye isyanlarda:
- Hangi akıl, hangi mantık sahibi buna evet diyebilir?.. Bu koyda balık çiftliği nasıl olur?.. Yazlık site ile balık çiftliği neredeyse kucak kucağa.

***
O koy senin, bu koy benim "havadan" dolaştık durduk.
"Çiftliksiz koyların" güzelliği insanın başını döndürüyor.
Ama "öyle koylar" var ki...
Ve "sahile öyle yakın" balık çiftlikleri kurulmuş ki...
Deniz "öyle kirletilmiş ki..."
İnsanın midesini bulandırıyor.

***
Osman Pepe "Bozburun'a da inelim mi" dedi.
Biliyoruz "orada da benzer manzaralar" göreceğiz.
"Gerek yok sayın Bakan" dedik.
Cennet misali koyları göz göre göre kirletmişiz.
"Havadan bakmak bile" insanın sinirlerini bozmaya yetiyor.