Kötü geçen iki sezonun ardından, tekrar Daum ile yola devam etme kararının peşi sıra hepimiz beklemeye geçtik. Hangi Daum'u takımın başında görecektik ve süreç Fenerbahçe'de ne gibi değişiklikler yaratacaktı.
İlk Daum kararı verildiğinde "doğru" dedik. Çünkü Başkan Aziz Yıldırım Türkiye'de şampiyonluk istiyordu. Bu hedefe yürüyecek en "risksiz" ve "garanti" isim de Daum'du.
Ama Daum'un handikapları vardı. Yedeklerin yüzüne bakmayan, maç içinde oyuna müdahale edemeyen, ilk tökezlemede suçu futbolcularına atan yapıdaydı. Mücadele eden bir takım yaratması kaçınılmazdı. Hep böyle olmuştu. Ama takımlarının hepsi sıkıntılı, yaratıcılıktan uzaktı. Kazandığı maçların da imzasında bu görüntü vardı.
Ama Daum kazanmayı öyle ya da böyle biliyordu.
Bu nedenle Süper Lig için doğru seçimdi. Hala da öyle. Yönetim kendi vizyonunun çapı kadar bir hoca ile anlaşarak doğru karar vermişti. Hiç olmazsa mantıklıydılar. 100 milyon Euro değerindeki takımları ile Türkiye'de şampiyon olmak en büyük sevinçleri olacaktı. Daum'un malum sıkıntıları Manisa'da, Bursa'da kendini gösterse de, problemi çözecek oyuncular o gün devreye girdiler. Önce Semih'ti infaza "hayır" diyen. Bursa'da da Alex mucize yarattı.
2-0 biten Sion maçı sonrasında Roberto Carlos, "Her maç bir kahraman çıkartıyoruz. Bu yüzden şampiyonluğa çok yakınız" açıklamasını yaptı. O günlerde de Gökhan Gönül fırtınası esiyordu.
Gerçekten de iki harekette problemi çözüp, skoru değiştiren oyuncuları var Fenerbahçe'nin.
Daum da kenarda bunu bekliyor. "Nasıl olsa biri golü yapacak, ben niye bir şeyler yapayım. Niye risk alayım. Benim yaptığım bir hamle sonrasında işler kötü giderse, niye bunun hesabını vermek zorunda kalayım" diye düşünüyor muhtemelen.
Twente gibi hiçbir özelliği olmayan bir ekip karşısında tek kale oynamak yetmiş kendisine. "Şanssızdık" diyerek sıyrılıyor işin içinden.
Ama şans çalışanın yanındadır. O Güiza'ya, Santos'a, Kazım'a ve hatta Alex'e nasıl sabrettiğini anlatmıyor kimseye. Göreceksiniz, bugün Belediye maçında da, sakat ve cezalılar dışında oynamayacak takımla. Semih yine yedek oturacak, Özer Hurmacı kadroya girer mi kimse bilmiyor. İlerleyen dakikalarda kulübedeki Brezilyalılar oyuna girecekler (primlerini tam alsınlar diye)... Daha iyi olan değil, daha ünlü olan için soyunma odasına forma asılıyor.
Zaten daha iyi olmak için değil, şampiyon olmak için uğraşılıyor. Biz bu eleştirileri çok yaparız, ama F.Bahçe bu hedefte de yürür, kimse merak etmesin.