Geçtiğimiz sezonlar içinde ya Hoojdonk'tu kahraman ya da Alex. Ama hep Aurelio için iyi yazdık. Hakkını herkes verdi. Golü atanın takıma maçı kazandırdığına inanılarak, sahada koşanlar, mücadele edenler hep ikinci planda kaldı. Ne zaman ki, Essien, Diarra veya Emerson gibi oyuncuların takımlarının kupaları kaldırdığı, Makalele'nin gönderilişinden sonra Real Madrid'in eskisi gibi olmadığı görüldü, defansif orta sahaların önemi o zaman ortaya çıktı. Maçı aslında onlar oynuyordu. Ama kazananlar hala golcülerdi.
Aurelio'yu, Koeman istiyor. Adam haklı. Ben de teknik adam olsam isterim. Tıpkı Fatih Terim gibi. Ama ikinci senesinde Daum gözden çıkartabilmişti ya da geçen senenin ortalarında Zico.
Fenerbahçe içinde bir gerçek var ki, Aurelio'nun takım içindeki dengesi, Alex kadar, belki de ondan fazladır. Geçen sezon Alex yuhalanırken, Aurelio yine alkışlanıyordu. Bu sezon Fenerbahçe'nin kazandığı maçların çoğunun kahramanı Aurelio ve Deniz veya Selçuk'tur.
Aurelio, İspanya gibi önemli bir ligde ve Valencia gibi de önemli bir takımda oynamak istiyorsa haklıdır. Kariyeri için yeni ve iddialı bir sayfa açacaktır.
Fenerbahçe Yönetimi, Aurelio'yu ikna etmeye çalışacaktır ama futbolcu gitmek istiyorsa, gönlü yapılmadan, zoraki kalmasını sağlamak da nafiledir. Büyük İskender'in ünlü sözüdür; "Yeni bir yol bulacaksın ya da yeni bir yol yapacaksın."
ALTERNATİF HAZIR OLMALI
Devre arası kısa sürecek. Aurelio kalsa da birkaç sene sonra belki eski gücünde olmayacak. Yönetim veya teknik kadro alternatifi elinde hazır tutmalı, araştırmalarını ve seçimlerini daha dikkatli gözden geçirmeli. Kezman'ın yokluğu nasıl Semih için fırsat olmuşsa, belki de gözlerden uzak kalan Kemal için de yeni bir sayfa açılabilir. Bekleyip, göreceğiz.