Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BAŞYAZI MEHMET BARLAS

Suriye'nin de haklı gerekçeleri olabilir mi?

Ülkenizin taraf olduğu uluslararası bir gerginlikte tarafsız olmanız zordur.
Ancak "Barış"tan tarafa tutum alarak bir ölçüde olaylara daha yukarıdan bakabilirsiniz. Siyasetçileriniz ne kadar soğukkanlı davransalar da yoğun milli duygular, özgürlüğü kısıtlayan yasalardan daha fazla baskı yapar yazı yazanlara.
Türk medyasının özgür olmadığını ileri sürenlere, Suriye ile yaşanan gerginlikte bile "Suriye de haklıdır" denilebildiğini söylemek istiyorum.
Dünkü Akşam'da Hüsnü Mahalli "Uçak Hikâyesi" başlığı altında Suriye'nin uçağımızı düşürmesinin haklı gerekçelerini pek güzel anlatmıştı.
Ondan bazı alıntılar yapalım:
"- Bu uçak o bölgede ne yapıyordu? Amerikan radarlarından dolayı bölgede sicili kötü olan Malatya'dan kalkarak ta Antakya'ya giden bu uçak ne görevle oradaydı? Suriye hava sahasına giren bu uçak neden geri çağrılmadı?

Suriye yabancı uçakları vurabilir
- 70-80 ülkenin kendi içişlerine karıştığını ve silahlı grupları silahlandırdığını gören Suriye doğal olarak her türlü önlemi alacaktır. Bu önlemler arasında da hava sahasına giren tüm yabancı uçakları vurmak da var.
- Hele bu uçak Suriye'yi işgal etme eğilimi içinde olan Türkiye'den geliyorsa! 'Eğilim' diyorum çünkü son bir yıllık demeç, tutum, davranış, yorum ve haberlere bakılırsa Türkiye herkesin önüne geçerek Suriye konusunda başrol oynamaktadır.
- Antakya'dan sızarak Suriye içinde ordu ile çatışan silahlı gruplar uçağın düşürüldüğü bölgede çok ciddi varlık gösteriyor ve devletin silahlı güçleri ile çatışıyorlar. Yani uçağın düşürüldüğü bölge Suriye devleti açısından çok sıcak, gergin ve hassas bir bölge."
Suriye'nin haklı gerekçelerine karşı, Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun dünkü açıklamasından alarak "Bizim" haklılığımıza ilişkin durumları da aktarayım:

Silahsızdı ve test amaçlıydı
"- Uçağımız Doğu Akdeniz'de test ve eğitim amaçlı orada bulunuyordu. Kesinlikle silahsızdı. Bu uçuşlar ilk defa yapılan bir uçuş da değil. Alçak uçuş yapma sebebi de radar testleriyle alakalı. Suriye sınırına 13 mil uzaklıkta bulunuyordu, yani uluslararası hava sahasındaydı. Kontrolü kaybettikten sonra Suriye karasularına düşüyor.
- Hava şartları ve teknik konuların elvermemesi durumunda hava sahası ihlal edilebiliyor. Ancak bu olağan bir şey. Kısa süreli bir ihlal söz konusu ancak Türkiye tarafından ikaz ile tekrar Türk hava sahasına girmiştir. Suriye tarafından bir uyarı da olmamış zaten.

Soğukkanlılığın gerekçeleri
- Böyle durumlarda uçak kaldırır kontrol etmeye çalışırsınız. O da olmadı uçağı indirmeye zorlarsınız. Ama bunların hiçbiri yapılmadan uçak hava sahamıza döndükten 15 dakika sonra bu olay yaşanıyor. Suriye tarafına hasmane bir tutumu olmamıştır. Uçak süratle yaptığı ihlalden geri dönmüştür. Mesaj da gönderilmemiştir."
Türkiye'de hükümetin bu olayı soğukkanlı biçimde değerlendirmesinin gerekçesine gelince...
Hüsnü Mahalli bu durumu da şöyle gerekçelemiş:
"- Türk halkının en az % 80'inin hükümetin Suriye'ye müdahale etme politikalarına karşı olduğu görülmektedir. Belki de bunun farkına varan, uçak ile ilgili olarak bizim bilmediğimiz her şeyi bilen ve bölgesel ve uluslararası yeni dengeleri iyi okuyan Başbakan Erdoğan savaş tellallarının moralini bozacak kadar çok sakin ve rahat davranıyor."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA