Bazılarına göre Başbakan Erdoğan tek başına ve herkese karşı bir yol izliyor. Amerika'nın neoconları ve İsrail lobisi, Erdoğan'ın işini bitirmek için zaten düğmeye basmış durumdalar.
İran'la kurduğu diyalog yüzünden Obama da Erdoğan'a sevgiyle bakmıyor.
İçeride ise kronik muhaliflerin dışında, yargının bir bölümü, Ergenekoncular, bir kesim medya ve geleneksel "Cumhuriyet Muhafızları" ezelden karşılar Erdoğan'a...
Son söylemlerin ışığında Fethullah Gülen cemaatinin de Erdoğan'la aralarına mesafe koymak istedikleri yorumları yapılıyor.
Bunların yanında "Kürtler" adına bölücü eylemler koyan örgüt de, onlar adına siyaset yapanlar da, Erdoğan'ın açılımlarını başarısız kılmak için ellerinden geleni yapıyorlar.
Peki ama Erdoğan'ın yanında kimse yok mu bu durumda?
Birincisi kendisine oy veren seçmenler var.
Erdoğan atanmış değil seçilmiş bir Başbakan.
İkincisi TBMM çoğunluğu var Erdoğan'ın arkasında.
Erdoğan'ın İsrail'e karşı izlediği siyaseti destekleyen Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ve açık tavır koyan dünya ülkeleri var.
Mesela Fransa'nın Gazze mezalimi konusundaki tutumu Türkiye'nin tutumundan daha hafif değil ki.
İran'la diyalog konusunda Erdoğan'la birlikte Brezilya Cumhurbaşkanı Lula da yok muydu?
Dünya değişti
Yani eskisi gibi değil yurt ve dünya konjonktürü.
TÜSİAD'ın derin Ankara'ya bağımlı İstanbul Ağaları varsa, MÜSİAD'ın da Anadolu Kaplanları var.
Eskiden "Kartel Medyası" manşetlerle işi bitirip, yeni hükümetler kurardı.
Şimdi çok sesli ve sayısız çok kanallı medya var.
Obama'ya gelince...
Acaba Erdoğan'la mı yoksa Afganistan bataklığında ölen Amerikalı askerlerle mi uğraşsın?
1980'lerde Sovyetler'in başına Afganistan'da ne geldiyse, şu anda Amerika da aynı serüveni yaşamıyor mu?
Ya da İsrail'e karşı takındığı hoşgörülü tavrı, şimdi Kuzey Kore de Amerika'dan beklemiyor mu?
Yani Obama Karzai'yi destekleyecek ve Erdoğan'ı devirmek için düğmeye basanlara destek mi verecek?
Söylemleri eleştirilebilir
Ya Türkiye Afganistan'daki askeri birliğini geri çekerse...
Almanya Cumhurbaşkanı Almanya'nın Afganistan'a ilişkin Amerikan politikasına karşı olduğu için geçen hafta istifa etmedi mi?
Kısacası Erdoğan yalnız değil.
Bazı söylemleri aşırı içerikli olabilir.
Filistin'e ve Gazze'ye verdiği desteği ifade eden bazı sözleri, sanki bu mesele bir din ve ırk meselesiymiş gibi algılanmalara yol açabilir.
Netayahu hükümetine karşı diplomasinin yol ve yöntemleri harekete geçirilirken, aynı anda diplomatlara yönelik öfkeli ifadeleri yadırganabilir.
Ama Erdoğan Türkiye'de de dünyada da yalnız değil.
Dünyada yalnız olan Olmert ve temsil ettiği anlayıştır.
İlk genel seçimde bu bir kez daha görülecektir.