Başlıktaki soru, siyasete ilgi duyan kesimlerde sık sık tekrarlanır ve tartışmalara sebep olur. Akşam'da Nuray Başaran, aynı soruyu Korkut Özal'a sorunca şu cevapları almış:
- Özal'ın devlet deneyimi çok daha geniş ve kendisi devletin yapı ve işleyişine daha fazla vakıftır. İlaveten Özal'ın devir aldığı askeri hükümet, 2.5 sene süren ve çoğunu bizzat Özal'ın başbakan yardımcısı olarak yaptığı reformlarla çok daha sağlıklı bir yapıya sahip bulunmaktaydı. Özal'ın bir başka avantajı da başbakan olduğu Aralık 1983'te yürürlükte olan Kanun Hükmünde
Kararname çıkarma yetkisidir. Bu yetkiyi akıllıca ve hızla kullanan Özal, daha güvenoyu bile almadan öngördüğü reformların önemli bir kısmını yürürlüğe koyabilmişti. Özal'ın diğer bir avantajı da Cumhurbaşkanı Evren'in, Özal'ın yaptığı bu reformlara olumlu istikamette yardımcı ve destek olmasıdır. En nihayet Özal'ın karşısındaki muhalefet, gerek siyasi oluşumu, gerek deneyimsizliği, gerekse Türk siyasetinin iktidar yıkan hırçın muhalefet sergilemede duayen olan bütün eski politikacıların saf dışı olmaları nedeniyle, reformları aksatacak bir sorun teşkil etmiyordu.
Erdoğan'ın reform paketlerinin rahmetli Özal'ınki gibi hazır olması söz konusu değildir... Erdoğan'ın siyaset alanında Özal'dan çok daha geniş ve derin olan birikimi, reform yapılacak alanlarda Özal'ın birikimlerine oranla daha azdır. AKP'nin karşısında hırçın ve yıkıcı muhalefet taktiklerini başarı ile uygulayan klasik bir muhalefet cephesi bulunmaktadır. Ve en nihayet Cumhurbaşkanlığı makamının AKP faaliyetlerine genel yaklaşımı, Evren'in ANAP'a gösterdiği yaklaşım kadar yapıcı ve olumlu görülmemektedir. Başbakan Erdoğan daha yolun başında.