Flip nedir?
Cep telefonu büyüklüğünde fakat çok kaliteli görüntü alan bir video kamerasıdır.
Avucunuzun içinde kaybolur, cebe girer ama görüntüsü HD televizyon kalitesindedir.
Cisco firması hoş bir aksesuar olarak trend yaratsın diye rengârenk desenli kaplarda üretmiştir.
Kenarından bir "tık"ta USB girişi çıkar. Bilgisayarınıza takar görüntüleri indirirsiniz.
Uzun lafın kısası...
Altı üstü 150 ile 200 dolar arası fiyatlarda satılan bir alettir.
Dijital kameraları fındık fıstık gibi tüketen ve kullanan günümüz gençliği için sıradan bir yeniliktir.
***
Peki bunları niye anlatıyorum?
Ertuğrul Özkök'ün cumartesi yazısında bir "
flip muhabbeti"dir gidiyordu.
Hem de
Hürriyet'in büyüklüğünün, "
yaratıcı vizyon sahibi" oluşunun, "
açık ve büyük denizlere çıkışının", Hürriyet internet sitesinin her ay birkaç yeni ürün geliştirişinin bir
kanıtı olarak...
Fatih Çekirge elinde bir flip'le dolaşıyormuş; haber toplantısını kayda alıp internet sitesine koyuyormuş da, bu Hürriyet'in "geleceğe açık" ve yenilikçi yanının örneğiymiş.
Hatta Bild'in yönetmeni
Kai Diekmann da bir süredir cebinde bu aletle dolaşıyormuş da..
Aman da ne kadar önemliymiş!
Özkök'ün bu minvalde yazdıklarını okudukça şaşkınlıktan şaşkınlığa düştüm.
***
Ya
Hürriyet'in genel yayın yönetmeninin kafası son günlerde kurum ve kişi olarak yaşadığı sıkıntılar nedeniyle çok bulanmış...
Ya da birileriyle dalgasını geçmeye kalkışmış...
Ama en fenası...
Sıradan bir aleti
olağanüstü fedakârlıklarla hizmete sokulan teknolojik yenilik gibi göstererek okurunu aldatıyor izlenimi vermesi!
Hepsi bir yana...
Sevgili Özkök...
Bu flip'li yazının içine "kıskananlar çatlasın" kıvamında laflarla gelişen bir medya eleştirisi sıkıştırmak gülünç değil mi?
Yok! Dersen ki, "
yazımın başlığına bak Haşmet, orada ne yazıyor?"
Evet! "
Hürriyet sit-com'u yeni sezon" diye atmışsın başlığı...
İyi de... o zaman...
Yazında ciddi ciddi "kesilen akıl almaz vergi cezalarından"; "Hürriyet'e haksız saldırılardan" yakınıp durmanı hiç anlayamadım.
Vergi cezası...
Milliyet'te olup bitenler...
İcra Kurulu Başkanınızın ağlayarak ayrılması...
Biz bunları ciddi ve gerçek olaylar olarak biliyoruz.
Yoksa senin için bütün bunlar da sit-com mu?