1970 sonlarında Gezgin Bekir'dim. Hem foto muhabirliğinde hem hovardalıkta uluslararası olmaktı amacım. Fethiye'de ağırladığım o Kanadalı kıza, "mütekabiliyet kuralı"nı işlettim. Ziyarete gittim.

Yaz yağmuru
Montreal sokaklarını Hıncal Abi'nin Mykonos Adası haline getirme gayretimiz çok oldu. İlaveten bir de konser izledik o kızla. Konser işte onların, Pink Floyd'un konseriydi. Bilet bulmakta, almakta zorlanmadık çünkü kamuya açık bir etkinlikti. Montreal Stadı öyle bir doluydu ki bir ara yaz yağmuru yağdı, çimler ıslanamadı.

Popo güvenliği
Erkenden gitmiştik. Fotoğrafları her bir yana pazarlarım diye heves vardı kursağımda. Kazaya gelmemek için elimi popomdan çekemedim ki, fotoğrafı nasıl çekeyim? Güvenlikçiler ipi kopuk Pitbull gibi her yana saldıran sarhoş kitlelerin maymunu olmuştu. Ahali vahşi ve histerik duygu orgazmındaydı.

Mehdi mi geldi!..
Derken konser başladı. İşte o an, zaten kırıntısı kalabilmiş toplumsal süper egonun bittiği an oldu. Kolonlar yıkılıyor, sahneye hücum ediliyor, çığlıklar, dana böğürtülerine dönüşüyordu. Sanırsın ki Mehdi avdet etmiş, büyük kıyamet orada kopuyor.

Kudurmayın!..
Her şeye rağmen kendini bozmadan performansı sürdüren gurubun esas çocuğu Roger Waters bir parçaya daha girmişti. Yanılmıyorsam "Pigs On The Wing" şarkısıydı o. Ama parçanın tam ortasında stadın kallavi gürültüsünü bastıran patlama oldu. Ardından havai fişekler yükselmeye, millet de sahneyi bırakıp o ışıldakları izleyip, bağırmaya başladı. Waters el işaretiyle şarkıyı ortasında kesti. Son bir ikaz yaptı; "Kudurmayın, bırakır gideriz!.."

Tükürük
Ön tarafta hortlak filmlerinin doğal cast'ı olacak o genç kümesi küfretmeye başladı Waters'a. O da şöyle yarım dakika kadar dik dik baktı, sonra hızla üzerlerine yürüyüp tükürdü. Ötesi kan revan, kitle kıyımı, jenosit manzaraları.

Hicvettiler
İşte bütün dünyada 10 milyona yakın satan efsanevi The Wall albümleri adını buradan aldı. O gün canı yanan Pink Floyd, seyirciyle arasına sanal bir duvar inşa ettiğini hiciv yoluyla anlattı herkese.

Tuzlar
Pink Floyd tanrılarına bu köşeden ihtiyar selamlar sallamamın nedeni müjdeli haber icabı. 25 yıl sonra yeniden ve bir arada sahneye döneceklermiş, daha ne olsun? İskoçya'nın Glenagles Kasabası'nda, Afrika'ya yardım için G8 zirvesi toplanacak ya, onlar da çorbaya tuz kadrosuyla konser vereceklermiş. Kurban olayım o tuzlara.

Yuf çekin
Ergun Müdür'e çıkıp; "Gavur ellerde halam çok hasta. Gurbetçi dayımın cenazesi kalkacak, yabandaki teyze kızımı bir İskoç'a gelin ediyoz müdürüm" gibisinden parlak yalanları uydurup, o konsere gitmezsem yuf çekin bana.