Van' da, kentin dış kabuğuna yakın, göle omuz omuza mesafeye kurulmuş bir okul var. Tabelasında koskoca harflerle İsmail Hakkı Tonguç İlköğretim Okulu yazıyor. Ötelerden bakınca heybetli bir bina irisi. Yanına gelip durunca koflaşmış peynir ölüsü.
Mıntıka fena
Bataklığın ta ortasına getirip kurmuşlar. Bodrum katı, zemin katı ve bir de bir üste çıkan merdivenlerin yarısı sularla kaplı. Hani öyle ıslak, yaş, rutubet demiyorum. Sanki de bir dalgıç okulu kıvamında bu 2.5 kat. Su var diye adım da atılmıyor, içeri de girilmiyor o mıntıkasında mektebin.
Aydınlıklar
Daha bir dolu fizik kimya problemi var ama ben iyi tarafından alacağım işi. Çünkü orada öyle bir öğretim kadrosu var ki; alnı da, fikri de, geleceği de ak aydınlık hepsinin.
Takım oyunu
Ayağı ya cıbıldak ya lastikli kızlarının. Urbaları giyinmeye değil örtünmeye yaraşır vaziyetlerde. Amaaa, ama gözleri ille ki ışık ışık, elleri ille ki kınalı kınalı . Yokluğa yoksulluğa karşı dirençli kılmak için bin fikir üşüşmüş muallim takımının beynine.
Beceri ister
"Ne yaparız da hayata hazırlarız bu evlatları bunca yoksulluk varken?" demişler, düşünmüşler günler boyu. Sonra akıl akıla takılmış,
"Hentbol takımı kuralım" fantezisinde karar kılınmış. Tez zamanda bakmışlar ki fantezi dedikleri şey kulp gibi yaşama takmış hepsini. Bir de becerikli, yetenekli, sağlam nefesli çıkmışlar ki aşk olsun.
Bir çırpıda
Doğru dürüst eşofman, spor pabucu, atlet fanila, şort filanları yokmuş ama, hırsları, itikatları doluymuş bu küçümen kızların. Bir çırpıda nice erkek takımlarını bile elemişler de Türkiye ikincisi bile olmuşlar.
Heybete bak
Gözümle gördüm onları orada. Topu kapan sanki heybetleniyor, güçleniyor. O kavruk evlatlar bir anda dev analarına dönüşüyor işe bak..
Sonra bir de elleri görünüyor topu atan tutan. Kınalı kınalı elleri görülüyor.
Maşallah!..
Soruyorum maç arasında:
- Ne kınası bu çocuklar. Düğün mü var toy mu var?..
Meğer ki nazar kınasıymış o yakılan. Öyle iyi gelmiş ki bu spor onlara, gözlerine fer, akıllarına kudret olmuş sanki. Her gören maşallah çekiyormuş ama yine de nazara karşı kınalamış anaları onları.
Pergeli açın
Şimdi bunca şeyi niye yazdığıma gelelim. Bu kızlara dahası bütün okula kitaptan deftere, pergelden gönyeye, spor esvabından laboratuvar malzemesine..
Her türlü yardımı kim yapar kimler yapacak. Bunlar Malatya'da yapılan şampiyonaya gitmeye yol parası, konaklama parası bulamayıp kös kalırken imkânsızlığın hırsızladığı umutlara kimler bekçi tutacak.
Dünya çapında
Vali beye şöyle bir çıtlattım, babacan bir tavır aldı. Elinden geleni yapacakmış, söz verdi. Ama her okulun babası o vali. "Tek ora olsa elde ne varsa. Peki ya öbürleri?" der gibiydi içinden. Haklı adam. Ama o çocuklar da haklı. Onlar da başarmak, kazanmak, iyi yaşamak istiyorlar. O zaman aklınıza geleni siz de bana önerin dostlarım. Önerin, paylaşalım, destek atalım da, şu kızları hentbolde dünya çapında yapalım hadi..