Mutlaka dikkatinizi çekmiştir. Anadolu'nun hemen her yeri, her yöresinde tabanca tüfek kurşunlarıyla delik deşik edilmiş trafik levhaları vardır. İşte bunların Karayolları'na yani devlete, yaninin de yanisi millete (size bize) maliyeti yılda 6 trilyon liraymış iyi mi?
Geçen gün bir arkadaş hatırlattı bu mevzuu. Ben de iş edinip Karayolları Bakım Daire Başkanı Ahmet Bulut'u aradım Ankara'dan. Baktım ki derdi dağlardan yüce. Konuşmamızı yazayım da şaşırın biraz..
Hırsıza kilit yok
- İyi ki aradınız Savaş Bey. İllallah ettiğimiz bir dert bu bizim.
*O kadar büyük dert demek?
- Hem de nasıl. Bakın yılda yaklaşık 56 trilyon liralık levha dikeriz biz. Toplamı metrekare olarak 140 bin metre karedir. Ancak her yıl sonunda ortalama 18 trilyonluk hasar tespit ederiz. Bunun ne yazık ki 6 trilyonluk bölümü kurşunlamalar ve çalmalardan oluyor...
* Allah Allaah! Kim yapar bunu, niye yapar peki?
- Vallahi öyle tespitlerimiz var ki isimleri söylesem şaşarsınız. Bir de çobanlar, çocuklar var tabii. Anadolu insanının şu meşhur silah merakı yok mu, olay oradan kaynaklanıyor daha çok.
Bak sen şu işe
* Peki ne önlem alıyorsunuz?
- Tespit ettiklerimizi zabıtaya bildiriyoruz. Ama bugüne kadar yakalanıp ceza görene rastlamadık. Caydırıcı bir şeyler olmalı. Hatta bir defasında Bursa'da birini yakaladık karakolda bağırdı adam; 'Levha yere düşmüştü, devlet malına zarar gelmesin diye alıp yetkililere verecektim beni tuttu bunlar. Hem de çok kaba davrandılar şikâyetçiyim' dedi. Böyle trajikomik bir durum yani.
*Çalma işi nasıl oluyor peki? Koca koca levhalar da çalınıyormuş? Nereye sığar, nasıl taşınır ki bunlar?
- O dev boyutlu alüminyum levhalar iç içe geçmeli vidalıdır. Aradan bir plakayı alsanız jaluzi gibi yere yığılır. Taşınması kolay hale gelir. Yapan ne kadar ustaysa çalan da o kadar usta yani. Zaten kamyonetler araç gereçler hazır geziyor. Bunların bir çetesi var...
Eskiye dönüş!..
*Ne yapacaksınız peki?
- Valla teknolojide geri dönüş olmaz ama biz dönüyoruz. O güzelim, sağlıklı, hijyen, hafif, dayanıklı alüminyum levhalar yerine 30 sene öncesinin boyalı sac usulüne döndük yeniden. Sac para etmiyor diye çalan da olmuyor. Aslında tehlikesi parasal kayıptan da büyük. Biz sürücüye 150 metre sonra tehlike var diye ikaz tabelası dikiyoruz, adamlar gelip kurşunluyor, görünmez hale getiriyor levhayı. Ya da tümden söküp götürüyor, satıyor. Trafik kazasına davetiye yani. Bunun telafisi mümkün mü Savaş Bey?..