Utanıyorduk... Her ülkede televizyon vardı, bizde yoktu. Her büyük şehirde metro vardı, bizde yoktu.
(Bizde "yabancı" sigara ve içki de yoktu, döviz bulundurmak yasaktı, yurt dışına bir kereden fazla çıkmak yasaktı. Bedrettin Dalan deniz otobüslerini getirdi, adama küfür ettik.)
Taksim-Kadıköy diye bir dolmuşu, Mecidiyeköy-Bostancı diye bir otobüsü hayal bile edemezdik!...
İstanbul metrosu alay konusuydu. Paris ve Londra metrolarıyla karşılaştırılıyor, planlar yanyana koyuluyor, "dünyanın en kısa metrosu" diye dalga geçiliyordu. Metro dedikleri, Karaköy-Tünel arası yokuş boyunca "füniküler" servisiydi. Çocukluğumun unutulmaz kokularından biri olan küf kokusu da, yerel renk...
Bugün Kadıköy-Kartal metrosu açılıyor. Gazetelerde çarşaf gibi yayınlanan "İstanbul metro planına" baktım: Kırmızı hat, mavi hat, turuncu hat, yeşil hat, mor hat, siyah hat... Renkli ağlarla örmüşler İstanbul'u dört baştan!
Artık bizim de bir metro planımız var! Artık utanacak değiliz.
Hadımköy'den bin, ister Hacıosman'a git, ister Çekmeköy'e, ister Kartal'a.
"Mala davara ve de emekçi halkıma ne faydası var?" diyecek dıngıllar için söyleyeyim, Kartal'dan Topkapı'ya 55 dakikada gidebileceksin, Yeşilköy'e, eski havaalanına 80 dakikada.
(Sayın Kılıçdaroğlu, bu semtlerin yerlerini haritada gösterebilir misiniz?)
Evet bu hatların bir kısmı "bildiğiniz" metro, bir kısmı Metrobüs, bir kısmı henüz açılmamış olan denizaltı tüp geçidi... Ama toplu taşımacılık ya, aktarma olanağı var ya, sen ona bak.
Bak sana söyleyeyim, eskiden Kartal'dan Yeşilköy'e nasıl gidilirdi: Duman ve yağlı kömür karası saçan trenle Haydarpaşa'ya, oradan vapurla Karaköy'e, oradan otobüsle Topkapı ya da önce otobüsle Sirkeci sonra trenle Yeşilköy istasyonu... Oradan havaalanına herhalde taksi tutacaksın...
Toplam üç ya da dört saat çeker.
O taksiyi Kartal'dan tutsan bir aylık maaşın gider, taksimetre falan da yok, pazarlık gücüne kalmış. (Üsküdar'dan arabalı vapurla Sirkeci'ye geçeceksiniz.)
Bugün İstanbul'un belediye reisi, hani o "muhallebici" diye dalga geçtiğiniz adam (kendisi yüksek mimardır, doktorası da var), "metro ağlarını yüzde 128 arttırmayı başardık" diyor.
Siz neyi başardınız muhterem sosyaller? Solcu müteahhitlerden(!) gönüllü(!) para toplamayı...
Bu adam yüzde 53 oy aldı, İstanbul'un sağını solunu bilmeyen Kılıçdaroğlu yüzde 39... Fakat utanmaz amigolar, Kılıçdaroğlu'nu "sanki kazanmış gibi" pazarladılar. Bakalım önümüzdeki yıl sonuna doğru Gürsel Tekin yüzde kaç alacak ve onu nasıl yutturmayı deneyecekler gene utanmadan?
Belediye reisi "İstanbul için bir gelecek hayalimiz var" demiş.
Senin nasıl bir hayalin var Gürsel Bey?
Bari "garson meslekdaşlarımın daha fazla ücret almalarını sağlayacağım" falan de...
De işte birşeyler...
Aman, sakın "İSKİ'yi ele geçireceğim" deme de...