Bileceksiniz, basında CHP amigoluğu yapan hemen her kalem, bir yandan karamsarlığını ve umutsuzluğunu gizlemeye çalışıyor, bir yandan da "CHP'nin bir vizyonu olmalı" temennisini papağan gibi tekrarlıyor. Hani Osman Ulagay'ın otuz yıldır "şunu aşmak için, bunu aşmak için" diye tutturduğu gibi.
Bu partinin İstanbul belediye başkanlığı için iki aday adayı varmış, biri Gürsel Tekin, biri de partiye üye bile olmayan Mustafa Sarıgül.
Fakat amigo kalemler "vizyon yok vizyon" diyorlar.
O vizyonun oluşacağı da yok tabii. "Başbakan olmak istemeyi utanılacak bir şey" gibi algılayan Kılıçdaroğlu mu vizyon oluşturacak, yoksa İstanbul'un semtlerinin yerini bilmeyen Kılıçdaroğlu mu?
İş, İstanbul'u iyi tanıyan Sarıgül'e (Kılıçdaroğlu "sonra yerime geçer" diye korkmazsa) ya da garsonluktan gelme "emekçi kardeş" Tekin'e bırakılacak. (Ki, kaybedince fatura da onlara çıksın, Kılıçdaroğlu'na çıkmasın.)
Fakat gerek CHP'nin gerekse bu partinin basın amigolarının yıllar yılı İstanbul'a bakışı hep olumsuz açıdan oldu. Hep "birşeylere karşı çıkma" üzerine kurdular politikalarını.
Boğaz Köprüsü'ne karşı çıkma, gökdelenlere karşı çıkma, camiye karşı çıkma...
Bunu şimdi nasıl "olumluya" çevirebilecekler?
İnşaat mı önerecekler, hem kendi felsefelerine aykırı, hem de iktidar kralını yapıyor. Yol mu önerecekler, daniskası yapıldı ve yapılıyor. Metro mu? Hızla yayılmakta. Ağaçlandırma mı? İstanbul ormana döndü.
Amigoların akılları ancak "bir komite oluşturmalı, mimarlar fikir jimnastiği yapmalı" gibi "naif" önerilere yetiyor. (Bu partinin bir "gölge kabinesi" olacaktı, birkaç çakal o yönde akıl vermişti, nerede o kabine yahu?)
Eğer gecekondu halkını bedava otobüse bindirmek ya da kapılara süt dağıtmak gibi "Nurettin Sözen tarzı basitliklerin" ya da "çöp tenekelerini değişik renklerle ayırmak" gibi Zülfü Livaneli tarzı basitliklerin ötesine geçebileceklerse...
Dedim de aklıma geldi.
CHP, bırakın projeyi mrojeyi, herşeyden önce, İstanbul belediyesini ele geçirirse "İSKİ miski gibi yerlerde yolsuzluk yapmayacağına" halkı inandırmak zorundadır.
Çünkü sabıka, insanı ölümcül bir gölge gibi izler hayatının sonuna kadar. Damgalı kalırsın.
Belediye seçimini gene kaybedecek olan CHP yöneticilerinden bazıları belki o zaman otururlar da daha başka sabıkalarını, kurdukları cumhuriyetin en başından beri boyunlarına asılı kalmış hataları ve günahları düşünürler...
Dedim ama siz buna inanıyor musunuz?
Aynı aymazlıkla, aynı sığlıkla, aynı çapsızlıkla, aynı yetersizlikle 2023 yılını da bulurlar, 2033 yılını da.
Muhalefette yani.