Türkiye Süper Ligi başladığında, Fenerbahçe'yi değil, Aykut Kocaman'ı izleyeceğimi söylemiştim.
Kastım, skorlardan ziyade Aykut Hoca'nın takıma ne verip, ne veremediğini ön plana almaktı.
Her takım, diğer 17 takımla karşılaştı ve bir süre önce ilk yarı bitti.
Evet, daha rövanşlar oynanmadı ama ortaya çıkan tablo, F.Bahçe hakkında fikir verebilir.
Bence gerçek apaçık ortada:
Takım ciddi bir defans sorunu yaşıyor.
Puan cetveline bakıldığında, bu durum adeta sayfadan, ekrandan üstümüze atlıyor!
İstatistikler adeta bağırıyor...
F.Bahçe, kendisinden 9 puan ileride olan ilk yarı lideri Trabzonspor gibi 40 gol atmış.
Yani hücumda ciddi bir sorunu yok takımın. Belki 'dengesizlik' olabilir ama gol kısırlığından söz edilemez.
Acı gerçek ise yenilen gollere bakıldığında ortaya çıkıyor: Birinci Trabzon 10 gol yemiş, üçüncü F.Bahçe ise 21 gol!
İkinci Bursaspor ile dördüncü Kayserispor'un yedikleri gol sayısı aynı: 12 tane...
Bu veriler F.Bahçe'nin doğru dürüst savunma yapamadığını apaçık gösteriyor.
Geçen yıllarda F.Bahçe kolay goller yediğinde aynı espriyi yapardım: "Bize iki hoca gerek. Forvet için Daum (Zico, vs.), savunma için Lucescu."
Bu içinde gerçek payı olmayan bir şakaydı... Çünkü savunma dediğimiz olay, en geride sıralanan dört kişiden ibaret değil: Günümüz futbolunda orta sahadan, hatta forvetten başlıyor takım savunması...
Lucescu bir takımı çalıştırmaya başladığında önce bunu öğretiyor: Takım savunması nasıl yapılır? Kolay gol yemedikleri için futbolcuların özgüveni artarken, Lucescu ikinci aşamayı öğretiyordu: Takım savunmasından, takım hücumuna nasıl geçilir?
Aykut Kocaman başa geçtiğinde, "acaba en iyi yaptığı şeye başvurup, koca F.Bahçe'ye kontratak futbolu oynatmaya kalkışır mı" diye endişe etmiştim.
Kontratak futbolu oynayan takımların savunması iyidir. Biraz geride bekleyip topu kapınca hızla karşı kaleye inerler.
Bundan endişe ediyordum, çünkü büyük takıma yakışmaz öyle bir oyun. Bizim seyirci saldıran bir F.Bahçe'yi izlemek ister.
Ama yağmurdan kaçarken doluya tutulmuşuz işte!
Olayın bir başka boyutu da şu:
Madem doğru dürüst defans yapamayıp, 21 gol yiyorsun... O zaman 40 değil, 50 gol atacaksın! Atacaksın ki Trabzon'dan farklılaşasın...
50 gol atacaksın ki taraftar, "Defansımız kötü ama forvetimiz süper, şampiyon olabiliriz" diye umutlansın... Yalan mı?
