Beşiktaş - Eskişehirspor maçının 90 dakikasının bitiminde maçı kim kazanmalıydı? diye bir soru sorsak siz ne yanıt verirdiniz bilmem ama ben "Eskişehirspor" diyorum. İlk yarıda maçın 29. dakikasında Mori'nin ofsayt denilen pozisyonu ikinci yarıda 77. dakikada Eskişehirli futbolcunun ceza alanı içinde düşürüldüğü bence verilmeyen penaltı pozisyonu da maçın sonucunu etkiledi. Eskişehirspor bu sezon yeni bir kadroya sahip oldu.
Takımın bütçesi belli. Beşiktaş'ın da bütçesi belli. Ama sahada oynanan futbola baktığımızda daha iyi mücadele eden Eskişehirspor oldu. Hakemler biraz daha cesaretli olsalar futbolumuzda çok şey değişecek ama maalesef bir yere gelip takılıyorlar.
Yalnız bir gerçek de şu var; Türkiye'de futbolun tek oynanmayacağı stat Olimpiyat Stadı.
Mevsim yaz bile olsa orada hava soğuk oluyor.
Kış oldu mu rüzgar daha felaket esiyor. Aslında bu stadı buradan kaldırıp başka yere yapıp oraya da rüzgar panelleri koyacaksınız. Hiç olmazsa İstanbul'un bir kısım elektriğini karşılar. Çünkü bu stat oynayan futbolcuların da televizyondan izleyenlerin de maça gidenlerin de elektriğini alıyor ve insanı bitiriyor. Tolga'yı anlamakta zorlanıyorum. Her pozisyonda yerde yatıyor. Her pozisyonda sakat.
Her pozisyonda ağlıyor. Sanki camdan yapılmış bir futbolcu. Sebebini mutlak kendisi çözecektir. Demek ki kuvvet idmanı yapmıyor. Neredeyse hemen kırılacak. Bu hafta ofsayt tartışmaları fazla olacak. Mesela dün Galatasaray'ın yediği gol. Dün Beşiktaş'ın attığı gol.
İkisi de tartışılır. Ama Eskişehir'in atıp da ofsayt diye sayılmayan golü çok net ofsayt değil. Yağış nedeniyle yer kaygan, rakip kaleye vuran futbolcu yok. Demek ki bu son zamanlardaki toplar çok daha şut atmaya müsaitler. Hele bir de yere vurarak kaleye giderse defansı da kaleciyi de kontrpiyede bırakırlar ama bu toplara vuran yok.
Eskişehir'in atıp da ofsayt diye sayılmayan golü çok net ofsayt değil