Beşiktaşlı oyuncular aynı tornadan çıkmış gibi hep aynı tipte. Oyunu değiştirecek futbolcu yok kadar az. Bir Anadolu takımı görüntüsünde. Diyelim ki maçı seyretmediniz. Skoru duyuyorsunuz; 1-0 Gençlerbirliği galip. Acaba, diyorsunuz, Beşiktaş galibiyeti kaçırdı mı? Veya berabere kalabilir miydi? Kesinlikle hayır. Dün gece eğer Beşiktaş şanslı olmasaydı fark olurdu. Gençlerbirliği her şeyiyle iyi oynadı. Ve hiç tartışmaya mahal vermeden maçı götürdü.
En büyük özellikleri şu. Ben maçı televizyonda seyretmeme rağmen en az 75-80 dakika Gençlerbirliği'nin en gerideki son adamıyla en ileri uçtaki adamı arasındaki mesafeyi, daha doğrusu Gençlerbirliği takımında kaleci hariç her oyuncuyu ekranda gördüm. Bu şu demektir takım olarak defans yaptılar, takım olarak hücum ettiler. Topu kaptıklarında çok adamla hücum ettiler. Topu kaptırdıklarında bütün oyuncularıyla topla kendi kalelerinin arasında kaldılar. Demek ki iyi çalışıyorlar.
ALMEİDA'YA TOP GELMİYOR
Maç boyunca hem Beşiktaşlı oyunculardan daha az yere düştüler hem de daha az yerde kaldılar. Gençlerbirliği takımı iyi oynadığı için ve haklı bir galibiyet aldığı için önce onları yazdım. Yalnız buradaki aslan payının Mehmet Özdilek'e ait olduğunu da özellikle belirtmek lazım.
Beşiktaş'ta Fernandes var, etkili. Ama Fernandes gece hayatında o kadar etkili olunca, sahada o kadar etkili olamıyor. Ben hem zıplarım, hem oynarım dersen herkes seni dinler ve bekler. Hem zıplarsan, hem oynarsan sana kimse bir şey demez. Ama yalnız zıplayıp, sahada oynamazsan olay dünkü noktaya gelir.
Almeida diyoruz, tamam da iş yapması için onu topla buluşturmak lazım. Kaç tane top geldi Almeida'ya? Yan orta, verkaç veya uzun top. Beşiktaş'ın en az üç tane oyuna ağırlığını koyacak, oyunun şeklini değiştirecek oyuncuya ihtiyacı var.
DÜDÜK ÇALMADAN BAŞLAYAMAZSIN
90 dakika boyunca hakeme fazla iş düşmedi. Yardımcılar, hakeme iyi yardım ettiler. Bir serbest vuruş var. Bazı tartışmalar oldu. Bence onda da hakem haklıydı. Beşiktaşlı oyuncular eğer topu hemen yere koyup başlasalar, tamam. Ama hakem geliyor, yerde duran topu göstererek düdüğünü işaret ediyor. Bu şu demektir; ben düdük çalmadan oyuna başlayamazsın! Orada hakemin yaptığı bir görsel hata var. Madem Beşiktaşlı oyuncu topa vurmaya yelteniyor, topun önüne geç. Oyuncu oynayamasın. Yani oyuncuyu da kitle, topu da kitle, pozisyonu da kitle. Yarın olabilecek tartışmaları da kilitle.
MAÇIN ADAMI: MEHMET ÖZDİLEK