Biri imam nikâhlı eşi olmak üzere iki kadını öldürdükten sonra 'Ne Çıkarsa Bahtına' adlı evlilik programında kendine eş (belki de yeni bir kurban) arayan Sefer Çalınak'ın (62) itiraflarını hayretler içinde izledik.
Sefer Amca 17 yaşındayken, imam nikâhlı eşini öldürüp, 4.5 yıl yatıp çıkmış. Evlenmiş, çoluk çocuğa karışmış ama boşanmış. Sonra evli bir kadın olan yasak aşkı Yosma'yı mal varlıklarını almak ve kendini öldürmek istediği için baltayla parçalamış. Altı yıl yatıp yine çıkmış. 2012'de bir evlilik programında Rukiye Hanım'la evlenmiş. İyi ki Rukiye Hanım ayrılmış. Belki de Sefer Amca'nın üçüncü kurbanı olacaktı!

ARIZA SİSTEMDE
Kadın cinayetleri sorununun temeli Sefer Amca'da gizli aslında. Sefer Amca, cinayetlerini anlatırken, İstanbul Bağcılar'da eşini sopayla dövüp öldürdükten sonra "Her zamanki gibi dövdüm ama bu sefer öldü" diyen Celal Eripek gibi sakindi. "Kader kurbanıyım", "Oldu bitti, gitti", "Allah razı olsun Ecevit affı çıktı" diyordu.
Kadın cinayetleri için derin psikolojik ve sosyolojik tespitler yapmaya gerek yok belki de. Çünkü Sefer Amca için hayat devam ediyor, yeniden evlenmek, kadın öldürmek onun hakkı!
Evet, yanlış okumadınız; Sefer Amca'nın yeniden evlenmek, öldürmek hakkı!
Sefer Amca, 17 yaşındayken kız kaçırıyor ve ailesi buna izin veriyorsa...
Sırf hakaret etti diye imam nikahlı eşini öldürüp düşük hapis cezası alıyorsa...
Bir de üstüne devletin affıyla serbest kalıyorsa... İkinci cinayetten sonra Sefer Amca'ya müebbet hapis cezası verilmiyorsa...
Sefer Amca'nın suçu yok! Sigortası atınca psikopata bağlayıp baltayla kadın parçalayan bir psikopat o. Sefer Amca, arızalı içgüdüleri ne diyorsa onu yapıyor. Asıl arıza bizim adalet sisteminde. Her cinayetten sonra ödül gibi ceza alıyorsa; Sefer Amca daha çok kadın öldürür.
Yürü be Sefer Amca, kim tutar seni...