Kısa mesafe gitmeyen, para üstü vermeyen, yol iz bilmeyen, küfür eden, trafik kurallarını hiçe sayan, müşterisinin yanında sigara içen, arabası ahırdan farksız birçok taksi şoförü gördüm, duydum... Meğer daha beterleri, müşterisini ezen taksi şoförleri de varmış! Bizim ekin deneyimli editörlerinden Eylem Bilgiç, geçtiğimiz cuma sabahı gazeteye gelmek için taksiye binmiş... Şoför, gazeteye yaklaşınca Eylem'i 100 metre geride indirmek istemiş. Eylem de "Ben taksiye, yürümemek için biniyorum" demiş. Şoför de "Yürümemek için biniyorsun öyle mi?" diye karşılık vermiş. 100 metre sonra taksi durmuş; Eylem inip, tam kapıyı kapatmaya çalışırken şoför hareket etmiş. Taksinin lastiği Eylem'in ayak bileğinin üstünden geçmiş. Eylem dönüp "Ne yapıyorsun?" diye bağırınca da şoför gülüp gaza basmış. Eylem apar topar hastaneye gitmiş. Allah'tan kırık, çatlak yok ama doku zedelenmesi var. Eylem, hastaneye gelen polise ifade verip tutanak tutturdu. Ben de buradan plakayı vereyim, tam olsun: "34 TDD 97" Tabii ki, işine ve müşterisine saygılı taksi şoförleri de var ama bu mesleği karalayanların sayısı çok fazla... O kadar çok ki, İstanbul'u cehenneme çeviriyorlar.