Az daha dört dörtlük erkek olduğuna inanacağım, tutmayın beni! İzmir'den arkadaşlarım geldi; 'ne etsek, nerelerde sürtsek' derken Darphane-i Amire'ye gidiverdik.
Cem Boyner'in 'Yakındaki Uzak-Uzaktaki Yakın' sergisine...
İzmirli kız arkadaş dediğin böyle ağırlanır valla. Cem Boyner'in sergisini duyunca ikisinin de ağızları kulaklarına vardı tabii.
Şimdi İzmirliler ya, en uzak mesafeye beş dakikada ulaşmaya alışkınlar ya, iki günde İstanbul germiş, serseme çevirmiş arkadaşlarımı. "Dönüşte on gün Çeşme'ye gitmezsek toparlanamayız biz" diyorlar. Ben de bön bön bakıyorum. İstanbul'umun trafiğine, dat daaat kornasına, yirmi dört saat kalp çarpıntısına kurban yahu!
BENDE O İMKAN OLSA!
Darphane-i Amire yokuşunu tırmanırken, zengin adam basmış parayı, gezmiş dünyayı, çekmiş fotoları düşüncesindeyim.
Zaten bende 'o imkan olsa'; Sharapova da olurdum, Demi Moore gibi taş vücutlu da, Siren Ertan gibi 'moda ikonu' da. Hani her şey para ya! Tabii tabii.
Yan gel yat, başarılıya laf at sendromu işte. Nihayet sergi salonuna ayak bastık. Fotoğraftan anlar mıyım? Eh işte.
Cem Boyner'in fotoğraflarını görünce morardım mı? Kesinlikle!
İçerisi kadınlar matinesi kıvamında, öğlen öğlen bütün kadınlar toplanmış gelmiş. Ben 'Mariam'ın Gölgesi'ne kilitlenmiş bakarken, yanımdaki adam "Cem Boyner olunca, koşup gelmişler işte" diye mızmızlandı.
Geliriz tabii. Baksanıza adam hem yakışıklı, hem zengin, hem de yetenekli, bir de romantikse çatlayın. Kızlar, Ümit Boyner'i kıskanın yani.
Siyah beyazlar, Mali'de, Hindistan'da, Nijer Nehri'nde, Kenya'da çekilmiş çeşit çeşit yüzler...
'BİZİ DE ÇEKER Mİ?'
Aaa yandaki altmışlık teyzelere bak sen! "Nereden bulmuş bu pisleri çekmiş" diye kızmazlar mı?
Aşk olsun teyzeciğim, bir çuval teyzelik değerini gözümde kaybettin valla. Irkçı gördüm seni!
İzmirli arkadaşlarım da fotoğraflardaki kadınların kıyafetlerine takmış. "Ayşe kızım kesin bu renklerden giymek lazım. Şu turkuvaza, pembeye, mora bak". "Sen onu bunu bırak da beş karış açık ağzıma bak, acaba Cem Boyner bizi de bir kare çeker mi?".
Hani demem o ki, 'Uzaktaki Yakın' zengin adamın eğlencesi değil, çok etkileyici. Sergi hafta sonu yok. Pazartesi tekrar açılıyor, ay sonuna kadar kesin uğrayın bence.