Bir kadınla 7-8 yıl flört edilmez bu biiir... Evlilik lafı ağızdan çıktı mı, kadın bekletilmeye gelmez bu ikiii... Kadın eğer "Evliliğe hazır değilim" diyorsa sizle evlenmekten çoktan vazgeçmiştir, bu üç... Kadınlar maymun gibidir, bir dalı tutmadan öbür dalı bırakmazlar, bu da döört... Şimdi tüm bunlar nereden mi çıktı? Yakışıklı futbolcu Emre Aşık ve manken Aysun Kayacı'nın ayrılığından tabii. Ama onlar sadece çıkış noktası... Bu bir uzun ilişki, aşkı biten (sıkılan, istekleri yapılmayan) kadın ve terk edilen erkek yazısıdır. Bir kadın; yakışıklı, onu seven, üzerine titreyen, dayak-kumar-kadın üçlüsüne bulaşmamış bir adamı neden terk eder? Şimdi mevzu bahis ettiğimiz uzun bir ilişkiyse; "Sıkıldım, aşkım bitti" mazeretleri külliyen yalandır! Ha ilişkinin evliliksiz-çocuksuz sakız gibi uzaması bayıltır ama esas ayrılık sebebi olamaz. "Aşkım bitti" diyen kadın, yüzde bir milyon başkasına aşık olmuştur. Can sıkıntısından, durduk yere adam bırakılmaz. Bugün sıkılırsın, yarın sıkılmazsın. Yüreğinin de günde 24 saat ağzına gelmesi gerekmez. Asıl bitiş 'evlilik' kelimesinin telaffuz edildiği noktada başlar. "Ay ben sadece çocuk için evlenirim" diyen ablalar bile, 'evlilik' lafını duydu mu, anında icraat ister. Şimdi annesi, kankası falan soracaktır. Hele ünlüyse bir de gazeteciler soracaktır. Sonuçta; "Bu işler dallanıp budaklanmaya gelmez!" Eyy erkek milleti evlilik lafından sonra süreniz maksimum bir yıldır. Nikahı bastınız bastınız... Eğer basmazsanız, bastırırlar gülüm. Kadın milleti oyalanmayı sevmez. Ha bir de monotonluğu... Kadın, yüreği pıt pıt atsın ister, ilgi ister. Adam da saldım çayıra mevlam kayıra havalarındadır. Sarı saçınızı kızıla boyattığınızda bile fark etmeyen adama aşkınız(!) mutlak bitecektir. Fakat uzun ilişki bağımlılık demektir. Öyle küt diye adam terk edilmez. Adamı şutlamak için güçlenmek gerekir. Bunun için de yeni işlere, başarılara girişilir. Ya incik boncuk, pasta, börek çörek yapımına sararsın. Ya zayıflamayla kafayı bozar, her gün spor salonlarından çıkmaz, iskelete dönersin. Ya da savsakladığın iş hayatına asılırsın. Hani albüm öncesi koca boşayan şarkıcı hatunlarımız misali... Ancak 'ben attım kemik diye millet kapar ilik diye' hadisesinin başına gelmesini de istemezsin (benciliz işte). En azından başına gelse bile, iplemeyecek konumda olmalısın. Çözüm; mevcut manitadan daha iyisini bulmaktır! Para, yakışıklılık, kariyer veya ün... Birinden biri sıradaki sevgilide daha fazla olursa, işte o zaman düzeni bozmaya, başka diyarlara yelken açmaya değecektir. Kızmaca yok, bu böyledir. Uzun ilişkisinden yeni sevgili bulmadan çıkan bir kadın varsa beri gelsin. Erkekler saltanatlarına çok güvenmesin... Ama yazının devamı çarşambaya.... Acaba terk etmeye hazırlanan kadın nasıl davranır? Ayrılık fikri kadının aklına nasıl dadanır?