Survıvor sadece fizik güçlerin değil, strateji ve taktiğin de çarpıştığı bir arena... Bu bağlamda Tolga Karel'i çok takdir ediyorum. Hem yarışmalarda ölesiye mücadele ediyor, hem de uyguladığı başarılı taktikle SMS'leri garanti altına alıyor.
Tolga üçüncü haftadan itibaren 'mağduru' oynamaya başladı. Tüm ada sakinlerinin kendisine karşı birleştiğine hükmedip küçük bir adaya bayrak dikerek orada inzivaya çekildi. "Bu adada yalanlarla yaşayacağıma, o küçük adada yılanlarla birlikte yaşamaya razıyım" diyerek takdir topladı.
Tolga, arkadaşlarıyla ilişkisini asgari düzeye indirdi ama yarışmalarda da takımını sırtlayan isim oldu. Bu da ona seyirci gözünde olumlu puanlar kazandırdı. Çünkü Türk halkının en karakteristik özelliğidir; biz mazlumu severiz.
Tolga Karel, şimdilerde yeni bir strateji uygulamaya başladı. Dedi ki, "Nasıl Şehzade Mustafa yok yere ölüme gönderildiyse, beni de aynı şekilde haksız yere yok etmeye çalışıyorlar..."
Malum, Muhteşem Yüzyıl'da Şehzade Mustafa'ya yapılan haksızlık hâlâ halkın dilinde. Yani Tolga'nın keşfettiği bu yeni damar çok verimli. Kendini Mustafa ile özdeşleştirip buradan yürürse, kolay kolay elenmez.