Şatafatlı bir tören değildi. Son derece sade ve zarifti. SİYAD (Sinema Yazarları Derneği) üyeleri, yıllardır ödül törenlerini Oscar'la karşılaştırıp aşağılayanlara inat, bu yıl töreni iyice sadeleştirmişlerdi.
TELE VİZYON ETKİSİ
Ödüllerin yüzde 95'ini doğru tahmin ettim. Özellikle Suskunlar dizisindeki 'Takoz İrfan' karakterinin ardından pek çok kez övgüler düzdüğüm Mehmet Özgür'e giden 'En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu' ödülüne yürekten alkış tuttum.
Mehmet, sahnede yaptığı konuşmasında 'yardımcı oyuncu' nitelemesine atıfta bulunmadan edemedi:
"Çocukken babam hep insanlara yardımcı olmam gerektiğini öğütlerdi. Bu ödül de babama verdiğim sözü yerine getirdiğimi kanıtlıyor.
Nihal Yalçın'ın Yalan Dünya'da diline doladığı yönetmen Zeki Demirkubuz'un filmi Yeraltı ile ödüle ulaşması da ilginçti.
Ee, ne demişler?
Bir şeyi 40 kere söylersen, olur! Dikkatimi çeken ise televizyon dizilerinde parlayan oyuncuların, ödülleri toplamasıydı.
Avrupa Yakası ile ünlenen Engin Günaydın'ın 'En İyi Erkek Oyuncu', Hayat Devam Ediyor'un yıldızlarından Neslihan Atagül'ün 'En İyi Kadın Oyuncu', Yalan Dünya ile yıldızı parlayan Nihal Yalçın'ın 'En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu', Suskunlar ile adını duyuran Mehmet Özgür'ün 'En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu' seçilmesini acaba yıllardır sinemanın; baş düşmanı olarak ilan edilen televizyona karşı 'günah çıkarma seansı' olarak nitelemek, fazla mı iyimserlik olur?
Bu arada Arif Erkin'e verilen onur ödülünü avuçlarım patlarcasına alkışladım.
Televizyon izleyicileri onu çok geç fark etti. Canım Ailem ve Yabancı Damat'taki dede rolleriyle gönüllerde taht kurdu. Ama onun müzik adamlığından sadece Yeşilçam'ın eskileri haberdardı. Umut, Ağıt ve Kanal başta olmak üzere pek çok filmin, ayrıca Bizimkiler dizisinin de aralarında bulunduğu çok sayıda dizinin müziklerini yapmıştı.
Onun 'sinemaya emek veren bir müzik adamı' olarak hatırlanıp onurlandırılması çok hoşuma gitti.