Rıdvan Dilmen'in canlı maç yayınlarındaki usta yorumculuğu ve isabetli öngörüleri bu sütunlardan çokça övgü almıştır. Ancak son zamanlarda Rıdvan'ın net ve sakin yorumları, kişisel heyecanının etkisiyle adeta 'direktif'e dönüştü. Rıdvan maçı yorumlamıyor da adeta PlayStation oynuyor gibi: "Şimdi sola at... Tamam, ver şimdi geri. Hah, oraya işte..."
Rıdvan heyecanlı, Rıdvan tıpkı futbolculuğunda olduğu gibi maçın her anını yaşayan bir yorumcu. Kendini akışa kaptırmasını hoş görebilirim. Ancak anlatım kabininde değil de, oyun konsolunun başındaymış gibi davranmasını yadırgıyorum.