Medya Kralı'nın müdavimlerinden reklamcı Levent Erden'in bir ayakkabı mağazasının kanepesinde şekerleme yaparken çekilmiş fotoğrafının, sanal aleme düşmesiyle başladı her şey... Magazin medyası, konuyu iyice bir çimdikledi. Okan Bayülgen ve Levent Erden de bu tepkilere karşılık vermek için 'Mağazada Sızıyorum' adıyla bir kampanya başlattılar. Mağazalara girip 'istedikleri yerde uyuma hakkını kullanan' vatandaş; çektiği fotoğrafları Okan'ın programına gönderdiler filan.
Ben bu kampanyada bir sosyal farkındalık paydası göremedim. Maksat; globalleşmenin dayattığı kurallara direnmek ya da AVM çılgınlığını protesto etmek ise bunun daha 'aktif', daha 'renkli' ve 'yaratıcı' yöntemleri olmalı. Hem elinde paketler olacak, hem de globalizmi protesto edeceksin. Hem alışverişten bitap düşecek kadar şuurunu yitireceksin, hem de tüketim çılgınlığına direnç göstereceksin, öyle mi? Kampanyaya 'Resmim Okan'ın programında görünsün, ertesi gün okulda, kahvede arkadaşlara hava atarım' diye katılan dostlarımız alınmasın ama siz sızmışken; sermaye, kasasını doldurmaya devam ediyor. Üstelik, sizin reklamınızla... Umarım Okan, trafik canavarına dikkat çekmek için 'direksiyonda sızıyorum' kampanyası düzenlemez!