Benim gibi orta yaş ve üzeri kuşağa mensup olanlar eski seçimleri iyi hatırlar. Akşamdan televizyonun başına otururduk. Sabahın ilk ışıklarına kadar oyların ancak yarısı sayılırdı. İşe, okula gidip gelirdik, ekranda oylar hâlâ sayılıyor...
Hiç unutmam, Ecevit seçimin ertesi günü 226 milletvekili çıkardıklarını ilan etmişti. 4 gün, evet tam 4 gün sonra milletvekili sayısının 211 olduğu açıklanmıştı!
Peki ya şimdi?
YSK izin verse, sandıklar kapandıktan yarım saat sonra en fazla bir-iki puanlık yanılgıyla televizyonlarda seçim sonuçları açıklanacak. Öyle ki, saat 23.00'te seçim yayını bitti, kanallar dizi, film yayınlamaya başladı.
Bana göre seçimin galibi teknolojidir. Hayaldi, gerçek oldu!
Peki seçim ekranından benim not defterine neler düştü?
Öncelikle istisnasız tüm kanallar seçim gecesine çok iyi hazırlanmışlardı. Ellerindeki teknik ve ekonomik imkanlar dahilinde hepsi de en iyiyi sunmak için büyük çaba harcadılar. Teknik olarak birbirlerine yakın bir performans ortaya koydular. Farkı, yorum ve yorumcular belirledi.
atv-a Haber ortak yayını, yorum açısından çok doyurucuydu. Özellikle Türkiye'nin en çok gezen gazetecisi Yavuz Donat'ın tespitleri, "Çok okuyan değil, çok gezen bilir" sözünü doğrular nitelikteydi.
Bu anlamda Show TV'yi ikinci, Kanal D'yi üçüncü, Star TV'yi ise dördüncü sıraya koydum.
NTV'nin Seçime Yorum Farkı köşesi de hem eğlenceli hem bilgilendiriciydi. Mehmet Barlas ve Emre Kongar'ın tatlı atışması, seçim ateşine köpük sıkar gibiydi. Samanyolu Haber ise promosyonlu seçim yayını ile ilgi çekti. Seçim yayını sırasında ekranda beliren şifreleri doğru şekilde gönderen izleyici, tatil kazandı.
Seçimin en sıra dışı ekranı ise Flash TV'deydi. Seçim hiç umurlarında olmadı. Çalmalı, söylemeli, bol oynamalı stüdyo programına devam edip alt yazıyla bile olsa seçim sonuçlarına değinmediler.
Kanal D'nin, Başbakan Erdoğan seçim sonuçlarını değerlendirirken, ekranın altına 'Balkondan Sesleniyor' diye yazması biraz sakil durdu. Sanki ekrandaki Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı değil de; bakkalın çırağına seslenen mahalleliymiş gibi...
Ama asıl, 'balkonda' bulunan Mehmet Ali Birand'dı. Yorumcu konuklarından en az 50 santim yukarıya yerleştirilmiş koltuğunda, gece boyunca yorum yapanlara hep 'üstten' baktı!
Parti liderlerine bakılırsa 'herkesin birden kazandığı, kaybedenin olmadığı' seçimin galiplerinden biri de limonata firmasıydı. Seçim gecesine özel kampanyası ile rakiplerine fark attı.
"Oyları ata ata limonata limonata...", "Oylar tıkır tıkır satılıyor, limonata lıkır lıkır içiliyor...", "Oy verme süresi bitti, limonata keyfi sürüyor...", "Açılan sandık sayısı ekranda, açılan kapak sayısı meydanda..." şeklindeki son derece yaratıcı (!) sloganlarla hepimizin yüzünü limon yalamış gibi ekşittiler...