Tahmin edildiği gibi Survivor Ünlüler-Gönüllüler yarışmasına Nihat Doğan damgasını vurdu. Hele Nihat'ın Dominik'teki adaya giderken otomobilde yaptığı bir veda konuşması vardı ki, 'Nutuk-2' adıyla bir kitapta toplansa yeridir!
Nihat gözyaşları arasında şöyle dedi:
"İlk defa ülkemden bu kadar uzaklaşıyorum. Ne olur ülkeme iyi bakın. Biliyorsunuz, seçim dönemine giriyoruz. Ülkeme bir bebek gibi sarılın, kırmayın, incitmeyin, ağlatmayın onu. (Bu arada gözyaşlarına boğuluyor) Geldiğimde gülen bir Türkiye görmek istiyorum. Unutmayın, ülkem size emanetimdir..."
Aman ki ne aman! Bunları duyunca beni alsın mı bir telaş? Allahım, ya yokluğunda 'Nihat'ın ülkesine' (!) sahip çıkamazsam?
Şimdi hangi serhat ilinde nöbet tutsam ki? Kırklareli'ne mi koşsam, Hakkari'ye mi? Ben ne bileyim bu ülkenin gerçek sahibinin Nihat Doğan olduğunu? Bilseydim, gurbete gitmeden önce ellerini öpüp bağlılığımı bildirmez miydim? İster misiniz yakında Nihatçı Düşünce Derneği filan kurulsun? Nihat, adada yaralandığında "Beni Türk doktorlarına emanet ediniz" buyursun ya da helikopterden atlarken "İstikbal göklerdedir" diye bağırsın?
Bu gazla, olur mu olur!
Şaka bir yana, sanırsınız ki Nihat, Survivor yarışmasına gitmiyor da, Kanuni, Rodos seferine çıkıyor! Ne oluyoruz yahu?
Belli ki Nihat, adından söz ettirmenin, promosyon yapmanın en kestirme yolunu bulmuş. Kendisiyle dalga geçenlerle aslında o ciddi ciddi kafa bulmaya başlamış. Eee, böyle başa, böyle tarak!
Yarışmaya gelince: Bence Ünlüler Takımı karşısında Gönüllüler pek hafif kaldı. Bir kere, güç ve dayanıklılık gerektiren oyunlarda Ünlüler maça 3-0 önde başlıyor.
Oryantal Asena'yı da sayarsak, ekipte tam üç profesyonel sporcu var. Doğal olarak ilk iki oyunu da farklı kazanıp hem balık avlama setinin sahibi oldular hem de rakipten bir kişiyi eleme fırsatı yakaladılar. Zaten Derya Büyükuncu'ya biraz ricacı olsalar, yüzerek gidip New York'taki balık restoranlarından anında mönü getirir ya, neyse!
Ünlüler balık ızgara yerken, Gönüllüler ise daha ilk günden birbirlerini yemeye başladılar.
Bu arada, Nihat orada iki ay daha kalsın, Dominik Cumhuriyeti'nden milletvekili seçilmezse ne olayım...