Malum, bu reyting toz dumanında bir diziye ilgiyi odaklamak için ilk bölümde mutlaka "sansasyonel" bir sahneye ihtiyaç duyuluyor. "Binbir Gece"nin efsaneleşmesinde "kara gece"nin büyük rolü vardı. "Fatmagül'ün Suçu Ne?" dizisindeki malum tecavüz sahnesi, günler öncesinden "piyasaya" sürülmüştü. atv'nin yeni dizilerinden "Kılıç Günü" ise "homoseksüel ilişkinin bu denli açık seçik gösterildiği ilk yerli dizi" olarak tarihe geçti. Küçük kardeş Barış Kızıltan (Serdar Yeğin) erkek sevgilisi ile bellerinde beyaz havlular, aynı yatakta sohbet ederken ekrana gelince, televizyon başındaki pek çok izleyici sarsıldı. Ama anladığım kadarıyla gelecek bölümlerde izleyicinin beynine bir soru çengeli asılacak: Para için şantaj yapan, ailesini satan, 17 yaşındaki genç kızların bekaretini "parti malı" haline getiren diğer aile fertlerinin mi, yoksa Barış'ın mı hayatı daha irkiltici? Bu köşenin müdavimleri geçen yıl Altın Portakal zamanında "40" filmiyle ilgili yazımı hatırlayacaklar. Filmde bahtsız taksi şoförünü oynayan Ali Atay'ın isminin altını kalın bir çizgi ile belirginleştirmiştim. Atay, "Kılıç Günü"nde ailenin soysuz oğlu "Cenk Kızıltan" rolünde döktürüyor. Daha önce de yazmıştım: Osman Sınav'ın dizilerinin bir özelliği vardır. Ağır ağır istim tutar. Bu kez de "Kılıç" usul usul bileniyor. Umarım, ekranda çeliğe çifte su verecek kadar zaman bulurlar.