Aşk-ı Memnu'da Bihter ölecek. Ölecek ama nasıl ölecek? Romanda kendini silahla vuruyordu. Peki dizinin senaristleri Bihter için ölümlerden nasıl bir ölüm beğendiler? Yanıtın ipuçları son bölümde karşımıza çıktı. Adnan Bey, eski eşinden hatıra kolyeyi kasasından çıkartırken, kızı Nihal, "O soğuk şey yine mi ortaya çıktı? Şunu kasanın dibine bir yere koysan da görmesek" dedi. Nihal'in sözünü ettiği, Adnan Bey'in babasından kalma antika tabancaydı. Bihter silahı görünce ürperir gibi oldu. Muhtemelen o gördüğü silah, çok yakında genç kadının sonunu getirecek... "Aşk-ı Memnu" her hafta muhteşem bir mekan kullanıp, izleyicinin gözünü alıyor. Bazen butik bir otel, bazen bir müze, bazen de sergi salonu... Bu kez ultra lüks bir yolcu gemisi tüm ihtişamıyla ekranlardaydı. Behlül ile Nihal'in balayını geçirmeyi planladığı gemiyi izlerken eminim ekran başındaki pek çok kişi derin derin iç geçirmiştir. Ama gelin görün ki, Bihter, Nihal'in de bulunduğu bir ortamda Behlül ile ilgili eski bir gemi anısını hatırlatarak, genç çiftin balayını şimdiden zehir etmeyi başardı. Boşuna dememişler, "Mekanları güzelleştiren, içindeki insanlardır" diye... Bu arada Firdevs Hanım'ın, kızına söz verdiği gibi Behlül ile Bihter'i ayırma girişimi ilginçti. Önce özel hizmetçisi, Behlül'ün telefonundan, genç adamın eski sevgilisini aradı. Sonra kız geri dönüp, bizimkini aradı, Behlül yelkenleri indirdi vs... İyi de Behlül "Yahu ben bu kızın telefonunu nasıl çevirmiş olabilirim ki?" diye hiç merak etmedi. Diğer taraftan "magazin medyasının" komplo aracı olarak kullanılması da adet haline geldi. Eskiden aşıkları yakalamak için dedektif tutulup, gizli resim çektirilirdi. Şimdilerde bir gazetenin magazin servisini arayıp, "ihbarda bulunmak" yetiyor!.. Bir de şu kıyafet konusu var ki, inanılır gibi değil. Dizinin stil danışmanları "tanıtıcı reklam" kuşağında bu kez de Firdevs Hanım'ın, üzerine yemek döktüğü bluzunu, deterjanla nasıl temizlediklerini anlattılar. Geçen hafta da Bihter, kısa kollu gömleğine fondöten bulaştırmıştı. Ben dizi oyuncularının yerinde olsam her hafta "sakarlıklarının reklam edilmesine" bozulurdum! Bu arada dizi devam ederken birkaç arkadaşım telefon açıp, ihbarda bulundu. Bir tekstil firması cep telefonlarına "Aşk-ı Memnu karakterlerinin giydiği elbiseler firmamızındır" diye reklam mesajı gönderiyormuş. Sektörün nasıl geliştiğine bakar mısınız? Hazır söz, dizideki kıyafetlerden açılmışken, benimle birlikte pek çok okurumun merak ettiği bir konuya değineyim: Yalı sakinleri neredeyse her 10 dakikada bir kostüm değiştiriyor. Peki bunca giysiyi nerede saklıyorlar? Korkarım yakında gardıropları taştığı için odalarına giremeyecek ve hep beraber otele yerleşecekler!..