Rıdvan Dilmen'in adının "Alman kaynaklı" şike dedikodularına karıştırılması, bu hafta "Kurtlar Vadisi: Pusu" dizisinde de yankısını buldu. Nezarette hep birlikte yenilen yemek sırasında Memati, ilginç bir komplo teorisini ortaya attı. İşte tartışmaya açık o konuşmalar:
MEMATİ: Tarkan burada mı kaldı?
POLİS MEMURU: Yok, Narkotik'te kaldı.
MEMATİ: Ya Rıdvan?
POLİS MEMURU: O burada kaldı.
MEMATİ: Bu Almanlar adamı yaktı kardeşim...
POLAT: Almanlar'la ne alakası var?
MEMATİ: Usta, Avrupa Şampiyonası'nda Almanlar'ın en büyük rakibi kim? Biz... Türkiye'de futbolu en iyi bilen kişi kim? Rıdvan... Peki Almanlar bunu bize bırakır mı? Bırakmaz... Mesle budur!
POLİS MEMURU: Abi hiç böyle düşünmemiştik...
MEMATİ: Küçük düşünmeyeceksin kardeşim, küçük düşünmeyeceksin... Amerika'nın, Almanya'nın, Rusya'nın Türkiye'de oyunu biter mi? Zaten zamanında Rıdvan'ı da Almanlar ameliyat etmişti. Sakat bıraktılar Türkiye'nin en iyi topçusunu be... Ahh, ah!..
Bu arada en güvendiği adamları, Polat Alemdar'ın başına çorap örmeye devam ediyorlar. Polat, adamlarına kimi emanet etse ya öldürülüyor, ya kaçırılıyor. Bu kez de Memati'nin yardımcısı Kazım, İskender'in kızı Funda'yı "yanlışlıkla" öldürünce Polat çıldırdı. Çünkü İskender'e "Ben hayatta kaldığım sürece kızına bir şey olmayacak" diye söz vermişti. Bu da yetmedi. Memati'nin, İhtiyarlar Meclisi tarafından örgütün içine yerleştirilen Sıtkı Kızıltaş'ı öldürdüğünü öğrenince beyninden vurulmuşa döndü. Zaten etrafındaki adamların "kendilerini koruyacak" kadar bile yeteneği yoktu. Biri (Güllü) kolunu kaybetmişti, biri (Abdülhey) aklını. Sonunda talihsiz Polat, başı daha fazla derde girmesin diye hepsini Memati'nin evine hapsetti. Kazım'ın ölmesi ise Vadi geleneklerine göre "ştandart" bir durumdu... Bizim yetenek timsali ekip (!), bir kez daha "can yoldaşlarından birinin" hayatını koruyamamıştı. Yanındakiler olmasa bu Polat memleketi kurtaracak ama adamları (!) bir türlü izin vermiyor ki...