Erdoğan Aktaş ve ekibinden zaten umutluydum. Koltuklarına ısınıp, yeni rotalarını belirlemeleri fazla zaman almadı. atv Haber'in içeriği zenginleşti, özel haber sayısı arttı ve reyting listelerinde ağır ama emin adımlarla yükselişe geçti. Hep söylüyorum, vatandaş artık "O bunu demiş, şu şunu söylemiş" tarzı "dedikoducu" siyaset haberlerinden bıktı. Millet ekranda "kendi hayatını doğrudan ilgilendiren" haber ve bilgileri görmek istiyor. Perşembe akşamı atv Ana Haber, "rutin" siyaset ve dış politika haberlerini kısa ve özlü bir anlatımla geçtikten sonra, "hayatın orta yerinden" özel haberleri ekrana taşıdı. Bir uzman psikolog direksiyon başına geçip, sürücüleri otomobil kullanma biçimlerine bakarak psikolojik analize tabi tuttu. Ve neredeyse "yüzde yüz" isabet kaydetti. Trafikte bazen cinayete varan tartışmaların aslında sürücülerin birbirlerini anlamaya çalışmamalarından kaynaklandığı dikkate alındığında son derece "can alıcı" bir haberdi! Sonra 12 milyonluk megakent İstanbul'u çok yakından ilgilendiren bir "detay" geldi ekrana. Cumartesi günü İstanbul'un 2010 Avrupa Kültür Merkezi ilan edilmesi nedeniyle kentin 8 ayrı noktasında dev organizasyonlar düzenlenecekti. Harika bir harita/ grafik ile İstanbullular üç gün öncesinden uyarıldı. İnsanlara hangi noktalara otomobilleriyle girmemeleri gerektiği gösterildi. Kent sakinlerinin günler öncesinden "gardlarını almaları" sağlandı. Bir başka dikkatimi çeken güzellik, haber metinlerindeki özenli ve yaratıcı üsluptu. Örneğin, modacıların yeniden kürke yönelmeleri "Moda kürkçü dükkanına geri döndü" cümlesiyle aktarıldı. Ana Haber Bülteni'ni başarıyla sunan Cem Öğretir ise düzgün Türkçesi, doğru tonlamaları, abartısız ama haberin içeriğini destekleyen tavır ve jestleriyle, "anchor'a dayalı bültenlere" ciddi bir alternatif oluşturuyor. Özetle; atv Ana Haber uzun bir aradan sonra yeniden ekrana baktırıyor.