Cem Yılmaz'a üzülüyorum. Sen 9 milyon lirayı riske et, onca zahmete katlanıp film yap, sayfalar dolusu eleştiriye göğüs ger ama A.R.O.G. katıldığı önemli festivallerden ödül alamasın... Oysa her seferinde organizasyonları "festivale" dönüştüren, Cem'in sahnedeki performansı değil mi? Cem sahneye çıkıp o esprileri patlatmasa, o organizasyonlar medyada bu kadar geniş yer alır mı? Ulaştırma Bakanı bile Cem'i alıp, ta Erzincan'a götürüyor ki, kentin kurtuluş günü etkinlikleri medyada daha fazla yer alsın... Cem önceki akşam düzenlenen Yeşilçam Ödülleri'nde bir kez daha sahne şovuyla insanları gülmekten komaya soktu. Önce ENBE Orkestrası'nın tam bir buçuk saat boyunca şarkı söylemeden ayakta dikilmek zorunda kalan vokalistlerine takıldı. Sonra En İyi Senaryo ödülünü birlikte açıklayacağı Nebahat Çehre'ye enfes bir kompliman yapıp, "Her sene daha genç, daha güzel bir bayanla sunmak ne güzel" dedi. Çehre, hayretle "Geçen sene de ben vardım" deyince Cem, "Öyle mi?" dedi ve devam etti: "Nebahat Hanım, Benjamin Button gibi. (Giderek gençleşen bir adamın hikayesini anlatan filmin kahramanı) Böyle bir şey yok. Biz ne hale geldik geçen yıllarda!.." Ama gelin görün ki, Cem bir festivalden daha eli boş döndü. A.R.O.G. aday gösterildiği hiçbir dalda ödül alamadı. Törenin sonunda, Cem Yılmaz ile Güven Kıraç'ın şakalaşmalarına kulak kabarttım. Kıraç, ünlü komedyene, "Sana yakında Altın Ukde Ödülü vereceklermiş" deyince, Cem bastı kahkahayı...

GECEDEN NOTLAR
Gecenin en şıkı, Issız Adam'daki muhteşem performansıyla En İyi Kadın Oyuncu ödülünü alan Yıldız Kültür'dü. En duygusal konuşmayı Üç Maymun'daki parlak oyunculuğuyla Genç Yetenek ödülünü alan Ahmet Rıfat Şungar gözyaşları içinde yaptı. Gecenin en heyecanlısı ise En İyi Film ödülünü, adayları bile anons etmeden açıklayan Hülya Koçyiğit'ti. Beyoğlu Belediyesi ve TÜRSAK ise ikinci kez düzenlenen Yeşilçam Ödülleri'ndeki organizasyon başarılarıyla övgü aldı.