Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Şarkılar artık enstrümantal...

NE yazık ki, Aysel Gürel'i çok geç tanımıştım. İki yıl önce, Mustafa Kemal Kültür Merkezi'nin fuayesinde yaklaşık bir saat boyunca sohbet etmiştik. O güne kadar sadece "çılgın bir kadın" olarak bildiğim Aysel Gürel'in o fıldır fıldır gözlerinin ardında ne kadar büyük bir beyin, göğüs kafesinde ne denli yüce bir kalp sakladığını o gün anlamış ve ertesi gün bu izlenimlerimi köşemde büyük bir heyecanla yazıya dökmüştüm. Kimilerine göre "zaman zaman ölçüyü kaçıran çılgının teki"ydi. Ama pek az kimsenin farkına vardığı bir gerçek vardı: Aysel Gürel hem marjinal hem de halka yakın olabilen ender insanlardan biriydi. Kural tanımazlığını asla yıkıcılıktan yana kullanmıyordu. İnsanlara çılgınca gelen her eyleminin ardında yapıcılık ve yaratıcılık vardı. O dünyanın en güzel "çirkin" kadınıydı. Gidişi, hayat paletimizde fosforlu bir rengin kurumasına denk... Ve sanırım bundan sonra şarkılar hep enstrümantal olacak... Güle güle Aysel Abla...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA