BU hafta Buzda Dans'ı büyük bir keyifle izledim. Kişisel çekişmelerin yerini şov aldığında ve ucuz polemikler, yerini eğlenceye bıraktığında program daha büyük bir zevkle izleniyor. Bu hafta özellikle Enbe Orkestrası'nın pist üzerinde seslendirdiği enfes şarkılar eşliğinde, ödüllü sporcularımız Buse Coşkun ve Beril Bektaş'ın yaptığı harika gösterileri soluksuz izledim. Programın izlenilir hale gelmesinde sunucu Behzat Uygur'un da önemli bir payı bulunduğuna inanıyorum. Özellikle tartışmaların şiddetlendiği ve keyfin kaçmak üzere olduğu anlarda esprileriyle araya girip, havayı hemen yumuşatarak programa katkı sağlıyor. Son hafta jürinin protestoya giriştiği anlarda tüm muzipliğiyle "Jüri küstü sayın seyirciler" deyince, herkesin yelkenleri bir anda suya iniverdi. Bu arada geçen hafta Behzat'ın tekrarlar için sürekli "ağır çekim" demesini eleştirip, "ağırlaştırılmış gösterim" olması gerektiğini ifade etmiştim ya, bizimki sözde düzeltti. (!) Programın ortasına kadar "ağırlaştırılmış çekim" deyip durdu. Acelemiz yok, yavaş yavaş olacak!.. Yarışmada İlhan Mansız'ın üstünlüğü ise artık açıkça kendini hissettiriyor. Ünlü futbolcu "Son İmparator" filminin müziğiyle bezeli performansında tüm hakemlerden 6.0 tam puan almayı başardı. Eskiden iki "imparator" vardı. Fatih Terim ve İbrahim Tatlıses... "Son İmparator" da İlhan oldu! Tüm sempatisine rağmen buz pistine bir türlü yakıştırılamayan "Hasan Yılmaz fantezisinin" sona ermesi ise jüriyi bir hayli rahatlattı.