Perşembe gecesi ekran karşısında büyük bir kararsızlık yaşadım. Hangi kanalı canlı izleyeyim, hangisini kayıt edeyim, bir türlü karar veremedim. Çünkü neredeyse hepsinde Türkiye için çok önemli meseleler gündeme getiriliyordu. atv'deki Siyaset Meydanı'nda bir PKK itirafçısı tüylerimizi ürperten müthiş gerçekleri gözler önüne seriyordu. Başına siyah bir kukuleta geçirilmiş, sesi ise güvenlik gerekçesiyle dijital olarak değiştirilmişti. Etnik farklılıkların üzerinden Türkiye coğrafyasında nasıl sinsi bir oyun oynandığı, itirafçının çarpıcı itiraflarıyla bir kez daha belgeleniyordu. Star'daki Deşifre'de ise kurban bayramı öncesi büyük bir skandal ortaya çıkartıldı. Meğer kurbanlıklara insan sağlığı için son derece zararlı bir kimyasal madde enjekte ediliyor ve hayvanların kısa süre içinde kilo almaları sağlanıyormuş. Bu hormonal ilaç, bir ay içinde kurbanlık hayvanların yüzde 20-30 oranında kilo almasına yol açıyormuş. Bunlar besin yoluyla insan vücuduna geçtiğinde kısırlıktan kansere kadar pek çok hastalığa zemin hazırlıyormuş. Uzman veterinerlerin kurban pazarlarında yaptıkları tespit ise korkunçtu. Neredeyse kulağının arkasına hormon iğnesi yapılmayan hayvan yok gibiydi. FOX'taki Objektif'te ise adeta Takva filminde konu edilenlerin "gerçeği" ekrana taşınıyordu. Malum, Takva'da beyni ve ruhu tarikat liderleri tarafından ele geçirilen sıradan bir insanın nasıl şuurunu yitirdiği çarpıcı bir anlatımla beyazperdeye taşınıyordu. Objektif'e konuşan Manisalı bir genç ise kaldığı iki ayrı tarikat yurdunda kafasının nasıl karıştığını ve nasıl akıl hastanesine düştüğünü tüm samimiyetiyle anlattı. 32. Gün'deki imam hatip okulları tartışması ise türbana kilitlenen Türkiye gündemi için ciddi açılımlar içeriyordu. Ve ne yazık ki bu saydığım haber programlarının hepsi, gece yarısından sonra, hatta sabaha karşı ekrana getirildi. En fazla televizyon izlenen saatlerde ise birbirinin kopyası diziler, ucuz magazin dedikoduları ve para hırsına tahvili yarışmalar vardı. Uyuma Türkiye... Lütfen uyuma!.. Uyursan, donacaksın...