"Gelinim Olur musun?"da damat adayı Ferhat, işitme engelli kardeşine işaret diliyle iyi dileklerini sunuyordu. Ama o sırada yönetmen görüntüye engelli kardeşin düğün fotoğrafını bindirdi. Ve tabii Ferhat'ın çabası da boşa gitmiş oldu!

NE DEMİŞ?
"Abi sana hayranım, ne güzel adam öldürüyorsun..." (Kurtlar Vadisi'nin seri katili Pala'yı canlandıran Yüksel Arıcı'ya yolda rastlayan bir hayranının iltifatı!)

GAF KÜRSÜSÜ
"Malezya dans halkları topluluğu, yağmur ormanları dansı için geliyor..." (Oya Aydoğan'ın "Kadınlar Ne İster?" programındaki anonsu)

BİZİM DECODER
Discovery Channel'da geçtiğimiz hafta "Efsane Avcıları" adıyla son derece eğlenceli bir program başladı. Adam ve Jame adlı iki görsel efekt uzmanı, "şehir efsanelerinin" peşine düşüp, bunları bilimsel açıdan çürütmek için çaba harcıyorlar. İlk olarak, pek çok aksiyon filmine konu olan "havaya uçan klozet" hikayesini çözmeye çalıştılar. Hatırlarsınız, hani evin hanımı klozeti temizlemek için benzin, alkollü sprey, tuz ruhu v.s. kullanır. Sonra evin reisi yaktığı sigarayı üzerinde oturduğu klozete atar ve booom! Talihsiz adam klozetle birlikte bahçeye uçar. Ama Adam ve Jame ne kullandılarsa, üzerinde bir mankenin oturduğu klozeti, bahçeye uçuramadılar. Efsane avlanmıştı. Sonra yine pek çok filmde rastladığımız vücuda girince eriyip, yok olan buzdan yapılma suikast mermisinin peşine düştüler. Bir buz mermisinin ateşlenmesini bir yana bırakın, namluya yerleştirilmesi bile neredeyse olanaksızdı. Onlar da bir kıyma parçasını dondurup, mermi haline getirmeye çalıştılar. Hangi adli tıp uzmanı, ölü bir bedende kıymadan yapılma bir mermiyi bulmayı akıl edebilirdi ki? Ama sonuç yine hüsrandı. İkinci efsane de bilime yenik düşmüştü. Son olarak "Yağmurda yürüyen mi, koşan mı daha az ıslanır?" sorusuna yanıt aradılar. Sonuç, damlalar düşerken ıslanmamak için koşanları üzecek cinstendi. Zira yürüyenler daha az ıslanıyordu!