Salı akşamı atv'nin iki önemli programının kutlamaları vardı. Önce "Kurşun Yarası" dizisinin Karaköy Liman Lokantası'nda gerçekleşen yemeğine katıldık. "Bu dizi, ancak bir türkü boyu sürer" diye düşünenler fena halde yanılmıştı. Büyük ilgi gören dizi, yoğun talep nedeniyle gelecek sezona uzamıştı. Ülkemizde "dönem filmi" yapmak büyük cesaret ister. Ona göre kostüm, aksesuar, mekan gerekir. Yönetmenin kafasında ise hep "Acaba arkadan bir uçak geçer mi?", ya da "Fonda yüksek gerilim hatlarını görür müyüz?" kaygısı vardır. Bu da ekip üzerinde fazladan bir gerilim yaratır. Tüm zorluklara rağmen Kurşun Yarası "bir atımlık" olmadığını kanıtladı. Emeği geçen herkesi kutluyorum. (Dizideki küçük devamlılık hatalarıyla ilgili eleştiri hakkımı ise bir başka yazı için saklı tutuyorum) İkinci parti ise Parkorman'da "A'dan Z'ye"nin 8. yıl kutlamasıydı. Hep söylüyorum; her şeyin sonsuz bir hızla tüketildiği ülkemizde bir televizyon programını aynı formatla 8 yıl yaşatabilmek öyle her babayiğidin harcı değildir. Bravo Esra Ceyhan'a... O akşam Parkorman'da 50'si çok ünlü sanatçı olmak üzere 2 bin 500 kişilik seçkin bir davetli topluluğu vardı. Bu da gösteriyor ki, Esra Ceyhan sadece iyi bir program yapımcısı ve sunucusu değil, aynı zamanda harika bir halkla ilişkiler uzmanı!...