Rengi ve görünüşü nedeniyle saflığın, temizliğin, dayanma gücünün simgesi kabul edilen kardelen, aslında hiç yüz yüze gelmediği güneşe âşık olmuştur. Ama yasak bir aşktır bu. Çünkü soğuk havada çiçek açmaktadır, büyüklerinden güneşi gördüğü zaman canından olacağını da öğrenmiştir ayrıca... Gün geçer, günler geçer. Aşk, kardelenin kalbinde öyle büyür ki artık dayanılmaz hale gelir. Gece uyku tutmaz gözleri, sabahın bekçisi olur bedeni... Gündüz yolunu gözler bütün gün güneşin, aşkının ateşinde yanarken yüreği... Ve bir gün dayanamaz, tabiat ananın evi önünde bulur kendini... Önce güneşe olan aşkını anlatır, sonra bu çileli yolda güneş ile nasıl buluşabileceğini sorar. Sahi, güneş ile aşk yaşayabilmesi için neler yapmalıdır Kardelen? Güneşin bu yakıcılığı karşısında aşkının ateşini nasıl söndürebilecektir? Tabiat ana, "Ey güzel kardelen kızım," der, "Sen de bilirsin güneş ile karşılaştığın an canından olacaksın. Şimdi git, iyice düşün; aşkın mı önemli, yoksa canın mı?" Kardelen, tabiat ananın evinden ayrılır. Fakat güneşe aşkı, sevdası yüreğini kasıp kavurmaktadır. Uzun uzun düşünür. Hayatı mücadele içinde geçmiştir. Çiçekler ülkesinde birçokları bırakın yüz yüze gelmeyi, tokalaşmaktan dahi çekinirken o, cüzamlılar ile arkadaş, sırdaş, yoldaş olmuştur. Kendi hastalığına aldırmadan sağlık ve eğitim alanlarındaki devrimci atılımlarıyla toplumu harekete geçirmiş, hem ülkesinde hem de dünya üzerinde birçok saygın ödülü almıştır. Enerjisini, aklını, zamanını kendisine yapılan saldırılara cevap vermeye değil de ideallerini gerçekleştirmeye adamıştır. Gerçeklerle yüz yüze gelmenin yanında hayal kurmaya da önem vermiştir hayatında... Güneşe aşkı da böylesi hayal kurma güzelliklerinden biridir. Üç gün sonunda yeniden tabiat ananın karşısına çıkar ve şöyle der: "Elimde değil, mutlaka güneşi görmek istiyorum." Tabiat ana, "Cesaretin takdire değer. Aşkına elbette saygı duyuyorum. Ama bir aşk uğruna canından olman da gerçekten beni çok üzüyor." Ve kardelen güneşi görmenin aşkıyla karın üstüne çıkmaya karar verir. Son sözleri ise şunlar olacaktır: "Bütün randevularımı tamamladım, bana düşen görevleri yerine getirdim, ölüme hazırım artık." Bir kardelen olarak bembeyaz karlar içinden kafasını çıkardığı an güneşi görecek, fakat ölüm ülkesine yolcuğa başladığı tam bu sırada çevresindeki bütün karların yüzü binlerce yeni kardelen ile bezenecektir. İşte o günden sonra her yıl hayallerinin, ideallerinin gerçekleşmesi uğruna güneşe âşık olan bir kardelenin ardından binlerce kardelen yaşam bulacaktır.