Dün okullarda yarıyıl tatili başladı. Herkesin bir programı var. Kimi bu programı bir yerlere gitmek olarak belirledi. Kimi evde kalıp, gezme, eğlenme programı yaptı. Bazı çocuklar ise çalışacak. Çalışacak olanların bir kısmı evin geçimine katkıda bulunmak zorunda olan çocuklar. Onların tatilde 'büyük işi' yapmamaları için toplumsal gayret göstermemiz gerekiyor. Bir de önceden ders programları hazırlanmış, ciddi ders çalışmak üzere yarıyıl tatilini bekleyen çocuklar var. Bütün tatil boyunca okula gitmesi, okulda başarısız oldukları için ders çalışması gerekiyormuş gibi düşünülen çocuklar... Yarıyıl tatili niçin var? Bu tatilde neler yapılması gerekiyor? Yarıyıl tatili başlarken çocuklara bir karne verilir. Bu karnenin amacı yarıyıl boyunca olanları somut bir şekle sokmak, çocuk, aile ve okul için eksikleri saptamak, destek gereken alanları belirlemektir. Zaten karne gelmeden önce aileler ve okullar, olması gereken iletişimi kurduysa bu konuda beklentileri vardır. Birçoğu karne zamanı gelene kadar eksikleri kapatmak, sorunları gidermek için çaba harcamıştır. Yarıyıl tatili dinlenme, yeni dönem için ruhsal ve fiziksel olarak hazırlanma zamanıdır. Her çocuğun, buna başarısız olanlar, sorunu olanlar dahil olmak üzere, dinlenmeye ihtiyacı vardır. Tatilde çocukları derse boğmak, onları yorgun olarak ikinci döneme başlatmak doğru olmaz.
TATİL KURALLARI
Tatil demek mutlaka bir yerlere gitmek olmadığı gibi, kuralların tamamen ortadan kalkması demek de değildir. Çocukların bu dinlenme sürecinde uyuma saatleri, televizyon izleme ve bilgisayar oynama süreleri aşırı derece değişmemelidir. Kısa olan bu tatil bittiğinde gece geç saatlerde yatmaya başlayan çocuğun, biyolojik saatini yeniden düzenlemek aile ve kendi için zor olacaktır. Benzer şekilde tatilde olduğu için çocuğun bütün gün bilgisayar başında olması hem alışkanlıklarının değişmesi için hem de okul zamanına uyum için zorluk yaratacaktır. Çocukların bilgisayar ve televizyon başında geçirdikleri zamanın sınırlanması, ders çalışmalarını sağlamak ya da zaman azlığından kaynaklanmamaktadır. Amaç çocukların gelişimleri için gerekli olan diğer aktiviteler için zaman ayırmalarını sağlamak, TV ve bilgisayara bağımlı, hareketsiz, sosyal ilişkisiz bir yaşama onları mahkûm etmemek ve gelişimlerini sağlamaktır. Tatili programlarken, çocukların arkadaşlarıyla ilişki kuracakları zamana, onlarla birebir oynamaya olan ihtiyaçları da göze alınmalıdır.
BİRLİKTE EĞLENİP, ÖĞRENİN
Son zamanlarda en sık fark ettiğim nokta çocukların okul başarısına odaklanan ailelerin çocuklarıyla keyifli zaman geçirmeyi unutmaları oldu. Aileler ders, okul ve dershane arasında çocuklarıyla zaman geçirmenin onları bir yerden bir yere taşımak olmadığını unutmuş durumda. Oysa aileleriyle paylaşacakları keyifli saatler, çocukların gelişimine büyük katkı sağlayacağı gibi, aileler için de önemlidir. Çocuklarının gelişimlerini takip etmek, her yaşta onlarla paylaşabilecekleri gözlemlerini, deneyimlerini, bilgilerini nasihat olarak değil de birlikte zaman geçirerek paylaşmak onların da bir daha ele geçiremeyecekleri bir fırsattır. Çünkü çocuklar büyüyüyor ve aileyle paylaşabilecekleri zamanlar gittikçe azalıyor. Belli bir yaştan sonra kendi sosyal çevreleri olacak ve ailenin açığını birileri ya da bir şeyler kapayacaktır. Bu tatil onlarla aynı kitabı okuyarak tartışmak, aynı sporu yapmak, müzeleri gezerek sanat ve tarih üzerine bilgi paylaşmak, sinemaya gidip aynı heyecanı yaşamak çocuklar kadar aileler için de keyifli ve öğretici olabilir. Tüm öğrencilere ve ailelere sağlıklı paylaşımlı, iyi dinlenilen ve doğru düşünülen bir yarıyıl tatili diliyorum.
NOT: Bengi Semerci Enstitüsü'nün aile eğitimleri devam ediyor. ''Çocuğumu tanıyorum; çünkü onunla oyun oynuyorum!'' eğitimi, üç aşamalı ''Çocuklarımızla ilişkilerimizde güvenli sınırlar!'' eğitiminin ilk basamağı yeniden başlamak üzere. Daha fazla bilgiyi (0212) 225 7074 numaralı telefondan ya da www.bengisemercienstitusu.com adresinden öğrenebilirsiniz.