Srebrenitsa'da, 15 yıl önce katledilen 8 bin Bosnalı Müslüman, 3 bin 749 kurbanın gömüldüğü Potoçari Mezarlığı'nda anıldı. Yaklaşık 60 bin kişinin katıldığı törende, kimlikleri DNA testiyle teşhis edilen 775 kurban daha defnedildi. Katliamı önleyememekle suçlanan Birleşmiş Milletler'den (BM) hiçbir temsilci törende yer almadı.
Kalabalık, törenden saatlerce önce, yeşil arazi üzerine ''beyaz zambaklar'' gibi dizilen uçsuz bucaksız mezar taşlarının bulunduğu Potaçari'de toplandı. Doğum tarihleri farklı, ancak ölüm tarihleri hep 11 Temmuz 1995 olan 775 tabut, ilk olarak, kurbanların sığınmaya çalıştığı BM birliğinin konuşlandığı fabrikada bekletildi. Bu sırada yakınlarının tabutlarına sarılan kadınlar gözyaşı döktü. Cenazelerin, tören alanına taşınması da saatler sürdü. Yaklaşık 300 metre ötedeki mesafeye elden ele uzatılarak taşınan yeşil örtülere sarılı tabutlar, numaralarına göre tek tek dizildi. Tabutların başında gözyaşı döken aileler, dayanılması zor bir tablo oluşturdu.
TEK HIRİSTİYAN MEZARI
Boşnak kurbanlarla birlikte Bosnalı Hırvat Katolik Rudolf Hren'in cenazesi de toprağa verildi. Diğer oğlu da Srebrenitsa'da öldürülen gözü yaşlı anne Barbara Hren, "Rudolf son güne kadar yanında kaldığı arkadaşlarıyla beraber defnediliyor" dedi. "Bana burası Müslüman mezarlığı olduğu için onun başka bir yere gömülmesini isteyip istemediğimi sordular" diyen anne Barbara Hren, "Onlarla öldü, onlarla huzur içinde yatsın" yanıtını verdiğini söyledi. Törende, Kuran'dan sure okundu ve Bosna Hersek Milli Marşı eşliğinde göndere bayrak çekildi. Boşnak, Sırp ve Hırvatlar'dan oluşan ve giydikleri beyaz kefenlerle katliamı sembolize eden Enica Gençlik Korosu "Srebreniçki Inferno'' (Srebrenitsa Cehennemi) adlı oratoryoyu seslendirdi.
ÜÇ HALKTAN KORO
Cenazelerin fabrikadan törenin yapılacağı alana taşınma süreci ise saatler sürdü. Yaklaşık 300 metre ötedeki mesafeye elden ele uzatılarak taşınan yeşil örtülere sarılmış tabutlar numaralarına göre bulunduğu yerden alındı. Tabutlar, elden ele uzatılarak Potoçari
Mezarlığı'nda cenaze namazlarının kılınacağı alana tek tek dizildi. Yine burada da her tabutun başında aileleri ve yakınları gözyaşı dökerek dayanılması zor bir tablo oluşturdu. 775 cenaze, öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi. Törenin sonunda Müslüman ve Katolik din adamları birlikte dua etti. Törene katılan devlet başkanları ve temsilcileri de birer konuşma yaptı. Sırbistan Devlet Başkanı Tadiç, Sırbistan'daki savaş suçlularının yakalanması için elinden geleni yapacağını söyledi. Bosna- Hersek'in ABD Büyükelçisi Charles English de, ABD Başkanı Barack Obama'nın mesajını okudu. Obama, hükümetlerden çabalarını artırmasını ve Srebrenitsa'da işlenen savaş suçlarında sorumluluğu olanların yakalanması istedi. AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Ashton ve AB Komisyonu'nun Genişleme ve Komşuluk Politikasından sorumlu üyesi Füle ise, "İşlenen korkunç suçların Avrupa'nın savunduğu değerler, ilkeler ve temel haklar ile insanlığı lekelediğini" belirtti. İngiltere Başbakanı Cameron da, "Geçmişi hiçbir zaman unutmamak üzere söz vermeli ve böyle bir katliamın tekrarlanmaması için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız" dedi.
BM ÖLÜME TESLİM ETTİ
Yugoslavya'nın dağılmasının ardından başlayan ve 3.5 yıl süren savaşta, BM'nin korumasında olan Srebrenitsa kenti İkinci Dünya Savaşı sonrasının en büyük katliamına sahne oldu. BM Hollanda Barış Gücü askerlerinin koruduğu kent, 1995'in temmuz ayında Bosnalı Sırplar'ın saldırısına uğradı. Kentte yaşayan 30 bin Boşnak, sığınmak için şehrin dış mahalesi Potoçari'deki BM üssüne akın etti. Ancak BM birlikleri, Boşnak erkekleri, "öldürülmeyecekleri" vaadi üzerine Ratko Mladiç komutasındaki Bosnalı Sırplar'a teslim etti. Ardından katliam gerçekleşti. Sırbistan uzun süre katliam iddialarını reddetti. Sırp parlamentosu, geçen mart ayında, Devlet Başkanı Tadiç'in inisiyatifiyle, katliamı kınayan ve kurbanlardan özür dileyen bir yasayı kabul etti. Katliamın baş sorumlusu Mladiç'in nerede olduğu ise bilinmiyor.