1963 doğumlu Fransız grafik sanatçısı ve canlandırma yönetmeni Slyvain Chomet,
Belleville'de Randevu filmiyle canlandırma türüne hayat verdikten yedi yıl sonra, yeni bir filmle karşımızda. Hemen söyleyelim, bu film de türe bambaşka incelikler ve yücelikler getiren başdöndürücü bir deneme. Chomet bu kez komedinin kendine özgü büyük ustası, ne yazık ki bizde asla yeterince tanınmamış Fransız sanatçısı Jacques Tati'nin anısını canlandırıyor. Hemen hiç konuşma içermeyen, komedinin sessiz dönemdeki zirvelerine yaklaşmayı deneyen, beden güldürüsünü adeta yeniden icat eden büyük usta,
Bay Hulot serisi,
Amcam, Play Time, Trafic, Parade gibi filmleriyle kendine özgü bir dünya yaratmış ve 1982 yılında, 75 yaşındayken aramızdan ayrılmıştı. Chomet, Tati'nin çeviremediği eski bir senaryoya dayandırıyor filmini. Ve tüm filmlerinde başrolü de yüklenen sanatçının ince, zarif ve komik silüetini, canlandırmanın imkânlarıyla, harika biçimde yeniden yaratıyor. Filmde Tati'nin asıl soyadı olan Tatischeff diye tanıtılan kişi, yaşlıca bir sihirbazdır. Şapkasından tavşan çıkaran o klasik sihirbazlardan... Ancak hikâyenin geçtiği 50'li yılların sonlarında, meslek ölmek üzeredir. Ortalığı gürültülü rock grupları, şiddet ve cinselliğe dayalı gösteriler sarmıştır. Bu arada Tatischeff'in yolu İskoçya'ya düşer. Ve bu farklı kültür diyarında oradan oraya dolaşıp dururken, bir otelde rastladığı temizlikçi kız Alice'de, beklenmedik biçimde sevgiyi bulur. Film, özellikle Tati ya da ikinci yüzü olan Bay Hulot kişiliğini perdede yeniden yaratmasıyla dikkat çekiyor. Bir film boyunca Tati sanki yeniden hayata dönüyor, yaşlı bir sanatçının hüzünlü öyküsüyle birlikte onun karamsar ama yine de neşeli, acıklı ama yine de gülünç serüvenini izliyoruz. O her biri bir macera olan gösteriler, o panayır sahneleri, o İngiliz rock starı ve grubu (Mick Jagger mı, yoksa Tommy Steele mi?), o unutulmaz tavşan bölümü... İskoçya'nın mimarisinden renklerine, tüm özellikleriyle canlandırılması... (Yakın zamanda gidip gördüğüm için ayrıca etkilendim.) Ve de sanki filmin fonunda bir yerlerde, özellikle
Sahne Işıkları filminin Charlie Chaplin'i duruyor ve bizlere özel bir selam yolluyor. Eğer Tati ölmeden bu filmi çevirebilseydi, kuşku yok ki onun
Sahne Işıkları olurdu. Elbette anladınız: Bu Hollywood (Disney ve Pixar'ıyla Hollywood) tarzı gösterişli ve gösterişçi bir canlandırma yerine, çok daha kişisel, sakin ve içedönük bir film. Dolayısıyla o tarzı sevebilecek yetişkin ve sinemasever bir seyirciye sesleniyor. Yani illa da çoluk-çocuk gitmeniz şart değil!
SİHİRBAZ ****
(L'illusioniste) Yönetmen: Sylvain Chomet Senaryo: Jacques Tati, S. Chomet Sanat yönetmeni: Bjarne Hansen Müzik: S. Chomet Pathe (Fransız) filmi.