Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERSİN RAMOĞLU (GÜNEY)

ABD polisi

CNN International'ın candaş muhabiri Christiane Amanpour'u hatırladınız mı?
2001 Aralık'ın da İsrail tanklarının kuşattığı Filistin'de Başkan Yaser Arafat'a, "Terörü durdurmak için ne yapacaksınız?" diye maksatlı bir soru sormuştu…
Bu soru Arafat'ı kızdırmış ve 'Kes sesini' diyerek telefonu kadının suratına kapatmıştı.
Hatırladınız değil mi?

***
Aynı kadın şimdi Taksim'de karşımıza çıktı.
İmajımızı bozmak için 8 saat boyunca canlı yayın yaptı.
Tuvalete bile gitmedi.
Bir ara Başbakanlık Danışmanı İbrahim Kalın'a da bağlandı.
O da, "DHKP-C, ABD elçiliğine bomba atınca terörist, ama Taksim'e çıkınca demokratik protestocu mu oluyor?" diyerek ona güzel bir ders verdi.

***
Bilirsiniz ABD polisi katılığı ve vukuatlarıyla ünlüdür.
Elinde molotofkokteyli olan insanların Beyaz Saray'a yürümesine, hele de kamu malına zarar vermesine asla izin vermez.
Suçlu, suçsuz bakmaz adamı alnından mıhlar.
En hafifinden ayağıyla kafasını ezer.
O normal, bizim polis yanlış!
İngiliz polisi de katıdır...
Dün Trafalgar Meydanı'nda göstericilere uyguladığı şiddeti gördünüz.

***
Taksim hikayesinin başladığı 31 Mayıs tarihine dikkatinizi çekerim.
O gün olanları hatırlarsak yaşananları daha iyi analiz etmiş oluruz.
Ne olmuştu o zaman?
56-60 milyar dolarlık köprü ve havaalanı ihaleleri yapılmış,
Türkiye'nin kredi notu artmış ve IMF'ye olan borç da kapatılmıştı.
Yani her şey 'fıstık gibiydi' değil mi? Düğmeye bunun için bastılar.
Canlı yayınlarla sokağı kışkırttılar, imaj bozuldu.

***
Reuters ve CNN International'ın İstanbul Taksim'deki eylemi saatlerce canlı yayınlamasına Anadolu Ajansı da (AA) dün İngiltere'deki olayları yayınlayarak misilleme yapmak istedi.
İngiliz polisi, 57 kişinin başı gözü yarılarak gözaltına alındığı G8 zirvesi protestolarını canlı yayınlamak isteyen AA'ya engel oldu.
Olay yerleri jammer'la donatılarak, sinyaller bozuldu.
Telefonlar bile çalışmadı.
Yani AA'nın Londra'daki 3G bağlantısını polis kesti.

***
Buna karşın ABD ve İngiltere medyası İstanbul'a kalabalık bir gazeteci ordusuyla geldi.
Her halde Irak savaşını bu kadar muhabirle izlememişlerdir.
Taksim'i savaş alanı gibi göstermek için ellerinden geleni yaptılar.
Gaz maskeli muhabirleri ekrana çıkardılar.
Yayına da "tarihi ve korkunç bir gece" diyerek başladılar.
Seçilmiş eylemcilere mikrofon tutuldu.
Mükemmel ve akıcı İngilizceleri dikkat çekiciydi.
Biz de aynısını yapmalıyız.
Kısasa kısas yani.

***
Sakın yanlış anlamayın.
Şiddet taraftarı değilim.
Amacım bize yaşatılan çifte standartı anlatmak, Bir de iç ve dış düşmanların, Türkiye büyüdükçe ve Türkiye geliştikçe, Piyonları aracılığıyla birliğimizi ve beraberliğimizi nasıl bozmaya çalıştığını anlatmak.…
'Güçlü Türkiye' rahatsızlık yaratıyor görüyorsunuz.

***
Şimdi, CNN International Suriye'de Diktatör Esad'ın attığı bombalarla katlettiği bebeklerin cesetleri daha soğumamışken, Taksim'den 8 saat canlı yayın yapması maksatlı değil de nedir?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA