Bugün bayramın ilk günü… Kurban Bayramı, milyonlarca Müslüman'ı da hac ibadetinde bir araya getiriyor. Dünyanın her yerinden dilleri, renkleri, coğrafyaları, ırkları farklı ama aynı inancı paylaşan milyonlarca Müslüman'ın hacca giderek oluşturdukları, muhteşem manzara bayramın değerini ortaya koyuyor. Kurban, Allah'a yakınlaşmak olarak ifade edilir.
Kurban, Allah'a kul olmanın şuuruna erişmektir. Kurban, Hak yolunda fedakarlığın ifadesidir.
Kestiğimiz kurban, Hak yolunda malımızı, hatta Hz. İbrahim ve oğlu İsmail gibi canımızı bile feda edebileceğimizin ifadesi. Her ibadette olduğu gibi kurban ibadetinde de ihlaslı olmak ve yalnız Allah'ın rızasını gözetmek temel prensip olmalı.
Bayramların bir de sosyal boyutu var. Bayramlar hiçbir zaman tatil ve eğlence için neden olmamalı. Ne yazık ki, son yıllarda bayram tatillerini fırsat bilip yurt dışı ve yurt içi uygun turları gözetir olduk.
Günlük telaş içinde akraba, eş, dost ve yakın çevremizi hatta kendimizi bile ihmal ediyoruz. Bayramları bayram kılan temel felsefeden uzaklaşmadan kutlamalı. Bu bağlamda komşu, akraba ve yakınları ziyaretler edip varsa kırgınlıkları giderilmeliyiz. Özel, dini ve milli günlerimizi vesile kabul edip daha sık bir araya gelmeliyiz. Gelişen teknoloji ile bayram kutlamalarını da sanal ortama taşıdık. Her geçen gün manevi duyguların perçinlenmesi, bayram sohbetlerinin yakınlaşma sağlaması yerine uzaklaşır olduk.
Çocukluğumda günler öncesinden başlayan tatlı telaş, evlerimizde bayram havasını estirirdi. Şimdilerde ise bayram havsından çok tatil havası eser oldu. Kaybedilen aile büyüklerinin mezar ziyaretleri arife gününden yapılırdı. Bayram sabahı en güzel kıyafetlerle caminin yolu tutulur, bayram namazı için safta toplanırdık. Cami çıkışı ilk bayramlaşmaların ardından kurban kesilecek yere gidilirdi.
Yaşça biraz büyük olanlar küçük çaplı işin ucundan tutardı. Saatler süren kesim, parçalama, paylaşım derken ilk kurban parçasından da tencere kaynatılırdı. İşte o tencerede sıcağı sıcağına pişirilen kavurmanın tadı, hoş sohbetin derinliğini hiçbir yerde bulamazsınız.
Dini vecibeler yerine getirildikten sonra ilk komşunun kapısı çalınır bayramlaşma yerine getirilirdi. Şayet kurban kesmemiş ise kesilen kurban önce komşu ile paylaşılırdı. Komşu ziyareti, akraba ve yakın çevre ile devam ederdi. Bayram süresince bu ziyaretler sürer aile büyüklerimizden fırsat bulursak şehrin sinemasında bir film izlerdik.
O günün koşullarında sinema en popüler mekandı. Bayram harçlıkları da çocukluk boyutunda mahallenin bakkalının ekonomisine geri dönerdi. Tüm unuttuklarımıza rağmen bayramı bayram tadında yaşamalı ve yaşatmalıyız.
Nice mutlu birliktelikli bayramlar diliyorum.