  |
|
Otomotiv ekonominin itici gücü
Ford Otosan Genel Müdürü ve Otomotiv Sanayicileri Derneği Başkanı (OSD) Turgay Durak, 50 yıllık köklü bir geleneğe sahip otomotiv sanayisinin son 20 yılda Türk ekonomisinin tartışmasız itici gücü olduğunu söyledi.
50yıllık geçmişi ile köklü bir gelenek ve altyapı gelişimine sahip olan Türk Otomotiv Sanayii, özellikle son 20 yıldır, ülke ekonomimizin tartışmasız itici gücü olmuştur. AB entegrasyonunu başarıyla gerçekleştireceğimizi umduğumuz yakın geleceğimizde de bu öncü rolüne devam edecektir. Otomotiv sektörümüz bugün ulaştığı noktada, Yüksek Katma Değer ile Dünya Pazarları için Üretim Anlayışıyla çalışan "Entegre Üretim Merkezleri" yaratmayı başarmıştır. 2005-2015 yılları arasındaysa AR-GE ve Tasarım Çalışmaları ile Yaratıcı Endüstrileşmeyi hedeflemekte, marka, model, patent ve yeni ürün yaratıp fikri mülkiyet haklarında derinleşmeye yönelmektedir.
ATAĞA KALKTI Sektörümüz 1991-2002 arasında istikrarsız bir ortamda gelişme gösterip, her üç yılda bir yaşanan ekonomik krizler sonucu büyük dalgalanmalar gösteren talep yapısının olumsuz etkilerine maruz kalsa da, 2002 sonrasında siyasi ve ekonomik istikrarın tesis edilmesiyle büyük bir atağa kalkmıştır. Hızla artan üretim, yükselen iç talep ve ihracat, artan istihdam sektörümüzün çok önemli bir kilometre taşını geride bıraktığının göstergesidir. 2004 yılında Yerli Pazar büyüklüğü, toplam araç üretimi ve ihracatı rekor seviyeye ulaşmıştır. Bu değerler bizi elbette ki gururlandırıyor. Ana sanayi ve Yan sanayi kolunda pek çok büyük otomotiv kuruluşunun "Joint Venture" ve "Doğrudan Yabancı Yatırım" şeklinde ülkemize yatırım yapması Türkiye'de rekabetçi üretim yapmayı sağlayacak avantajlar bulduklarını gösteriyor ve duyduğumuz güveni bir kat daha arttırıyor. Öte yandan henüz hedeflediğimiz noktaya tam olarak ulaştığımızı söyleyemeyiz. Üretim açısından bakarsak, Türkiye dünyadaki araç üretim sıralamasında 17'inci AB-25 içindeyse otomobil üretiminde 8'inci Hafif Ticari Araç üretiminde 3'üncü sıradadır. Pazar olarak değerlendirirsek ortalama yaşın 27, nüfus artış hızının yüzde 1 olduğu 70 milyonluk ülkemizde 1000 kişiye 106 araç düşmektedir. İhracat geçen yıl içinde başlayan yeni projeler sayesinde artmaya devam etti ama bu yıl yeni proje eklenmediği için artış hızı giderek düşüyor. Pazarı canlandırmak için alınacak akıllı tedbirlerle sektöre yeni girişler olması, toplam üretim kapasitesinin arttırılması, toplam ihracat adedinin ve geliririnin artması ve sonuç olarak yukarda belirttiğimiz sıralamalarda yukarılara tırmanmak, gerçek anlamda "Avrupa'nın araç üssü" olmak zincirleme olarak birbirini tetikleyecektir. 5 milyar dolar tutarında bir yatırım yaparak kısa vadede 1 milyon adet üretim ve 0,7 milyon adet ihracat, orta vadede ise 2 milyon adet üretim ve 1,5 milyon adet ihracat yapılabilir. Bunun sonucunda istihdam seviyesi 600 bin kişiye ve ihracat geliri de 20 milyar dolara ulaşabilir. Bu yaklaşımla dış ticaret açığı değil, fazlası yaratılacak ve doğası gereği yüzde 100 kayıt içi olan sektörün olumlu sonuçları ekonomiye "çarpan faktörü" etkisiyle yansıyacaktır.
FORD OTOMOTİV SANAYİ A.Ş GENEL MÜDÜRÜ TURGAY DURAK
|