AK Parti İl Başkanı Mustafa Çağlayan Zonguldak Belediyesi'ni eleştiren açıklamalarda bulundu. Beraberinde; AK Parti Merkez İlçe Başkanı Sezer Köroğlu ve Zonguldak belediyesi Meclis üyeleri ile birlikte basın toplantısı düzenledi. "Öncelikle tüm hemşerilerimize hayırlı haftalar temenni ediyorum. Rahmetli olan, Devlet Bakanımız ve Zonguldak Milletvekilimiz Sayın Ömer Barutçu'ya Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Zonguldak'ımızın başı sağ olsun." diyerek konuşmasına başlayan Çağlayan, gündemle ilgili olarak şunları söyledi.
"KAMUOYUNU MANİPÜLE ETMEYE ÇALIŞMAKTADIRLAR"
"Geçtiğimiz dönem Zonguldak Belediyesi ve bu dönem Zonguldak Belediyesi üzerinde çok ciddi tartışmalar yaşanmaktadır. Şu anda belediye yönetiminde olan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), hem teşkilat olarak hem de belediye yönetimi olarak, yapamadıkları her konuda suçu bir önceki döneme atmaktadır. Geçtiğimiz günlerde trafik kazası sonucu yaşamını kaybeden bir hemşerimiz üzerinden istismar siyaseti yaparak, bu kazanın sorumlusunu bir önceki döneme yüklemeye çalışmışlardır. Bu kesinlikle doğru olmayan bilgilerle, hemşerilerimizi yanıltıcı ifadeler kullanarak kamuoyunu manipüle etmeye çalışmaktadırlar.
"CUMHURİYET HALK PARTİSİ'NDEN HİÇBİR CEVAP ALAMADIK"
Bizler de bu açıklamalardan sonra gerçekleri hemşerilerimizle paylaşmak istiyoruz. Öncelikle sosyete pazarı üzerinden kopartılan bir fırtına ve o fırtınadan sonra yaratılmaya çalışılan kartondan kahramanlık mevcut. Sosyete pazarı konusu, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı'nın mecliste grup toplantısında dile getirdiği şekilde tamamen yalanlardan ve yanlışlardan oluşmaktadır. Bunu defalarca söylememize rağmen, Cumhuriyet Halk Partisi'nden hiçbir cevap alamadık. Şunu bilmelerini özellikle rica ediyorum: Siz doğru cevabı verene kadar ve yalanınızı kandırmaya çalıştığınız insanlardan özür dileyene kadar bu soruyu sormaya devam edeceğiz.
Sosyete pazarı, Cumhuriyet Halk Partili bir belediye tarafından 2013 yılında verilmiştir. O tarihten bu tarihe kadar da farklı isimler üzerinden aynı kişiler tarafından işletilmektedir. 13 yıl boyunca herhangi bir sorun yaşanmamışken, son dönemde bu konu neden gündeme gelmiştir? Hangi anlaşmaları yaptınız, hangi sözleri verdiniz de sözünüzde durmadınız? Bu problem bizim konumuz değil. Bu, sizin milletimize ve hemşerilerimize açıklamanız gereken bir konudur. Bu konu üzerinden genel başkanınıza yalan söylediniz. Bu yalanı genel başkanınız bilerek ve isteyerek mi söyledi? Eğer genel başkanınız habersizse, Zonguldak'ta bu yalanı kimin söyletmiş olabileceğini merak ediyoruz. İl başkanınız mı, belediye başkanınız mı, yoksa Zonguldak milletvekili ve genel başkan yardımcısı olan Deniz Yavuz Yılmaz mı bu yalanı söyletti? Bu sorulara cevap alamıyoruz. Bu sorular cevaba muhtaçtır. Bu sorular cevaplandığında, Zonguldak'ta oluşturduğunuz kaotik ortam son bulacaktır. Bizler ve hemşerilerimiz, bu soruların cevabını merak ediyoruz ve cevabını alana kadar da bu soruları sormaya devam edeceğiz.
"MAALESEF KONUYU İADE ETMİŞ VE REDDETMİŞTİR"
Bir diğer konu ise, trafik kazasında kaybettiğimiz hemşerimiz üzerinden yaptığınız istismar siyasetiyle ilgilidir. Gerekli üst geçidin yapılabilmesi için Karayolları tarafından belediyeye bir yazı gönderilmiştir. Bu yazıyı mecliste kabul etmesi gereken Cumhuriyet Halk Partisi grubu, maalesef konuyu iade etmiş ve reddetmiştir. O dönemde bu konu mecliste görüşülürken, bizim belediye meclis üyemiz, tarihe not düşecek şekilde bu konunun meclisten geçirilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Cumhuriyet Halk Partisi, AK Parti grubu olarak bizlere destek vereceğimizi ve bu işin yapılabilmesi için şehrimizin insanlarının hayrına olacak işlerde her zaman yanınızda duracağımızı belirtmiştik. O günden sonra bu destek ve işbirliği fırsatını nasıl değerlendirdiğinizi kamuoyu takdirine bırakıyoruz. Allah korusun, bir kaza yaşanması durumunda bunun önlemini alabilmek için Meclis'ten bu düzenlemenin geçirilmesini tavsiye etmiştir. Ancak buna rağmen Cumhuriyet Halk Partisi'nin belediye başkanı ve grubu konuyu reddetmiştir. Bugün geldiğimiz noktada, kendileri bir işi yapamayınca yapamadıkları işi başkalarına yüklemeye çalışıyorlar. Bu konuda, ölüm ve acı üzerinden siyaset üreterek bizi suçlamaya çalışıyorlar.
"SORULARINIZA HER ZAMAN CEVAP VERİRİZ"
İşi yapın arkadaşlar, işi eğer işi yaparsanız, biz de size bu konuda destek veririz. Altını çizerek ifade etmek istiyorum: Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı bize bir soru yöneltti. Dedi ki, 'İktidarın temsilcisi buna cevap versin.' Ben de cevap veriyorum; Devlet Su İşleri (DSİ) ile gerçekleştirdiğimiz dere ıslahı projeleri ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Toplu Konut İdaresi (TOKİ) iş birliğinde yürüttüğümüz alan projelerinin ne zaman biteceğini sormuş. Biz başladığımız her işi bitiririz ve yenilerine de inşallah başlarız. Sorularınıza her zaman cevap veririz. Ancak siz sorulara cevap veremiyorsunuz. Hatta bize size soru sorma imkânı bile tanımıyorsunuz. Biz iş yapıyoruz ve sizler bu işler üzerinden bize soru soruyorsunuz. Siz iş yapmadığınız için biz size, "Ne zaman bitireceksiniz?" diye soru bile yöneltemiyoruz. İş yapın ki destek olalım. Ne zaman bitireceğinizi de biz soralım. Siz de hemşerilerimize açıklama yaparsınız. Yaptığınız işler varsa bunlardan bahsedin. Ama "lokanta açtık" diyorsunuz; açtığınız yeri biz yaptık. Plajda dershane açıyorsunuz; çocuklar ders çalışsın diye bir yer yapıyorsunuz, ama orayı da biz temizledik. Biz düzelttik. Bizim yaptığımız yerlerde iş yapmaya çalışıyorsunuz. Önce, bu işleri yapanların hakkını verin!
"ZONGULDAK BELEDİYESİ'NİN METROPOLİTAN BELEDİYELER BİRLİĞİ'NE HİÇBİR BORCU YOKTU"
Elektrik borcu ve su tesisinden bahsettiler. Bilmenizde fayda var: Zonguldak Belediyesi'nin Metropolitan Belediyeler Birliği'ne Tahsin Erdem başkan seçildiği dönemde hiçbir borcu yoktu. Oluşan borç, Zonguldak Belediyesi'nin, Tahsin Erdem dönemi boyunca yaptığı borçlardır. Bu konuyla ilgili gerekli açıklamaları bugün belediye meclis üyelerimiz, bilgi edinme hakkını kullanarak Meclis'e önerge vererek talep etmişlerdir. Bu soruların cevaplarını aldığımızda, salih bir şekilde kamuoyuna açıklanacaktır. Biz her zaman belgeyle konuşuyoruz. İşte, elimdeki belge: Sosyete pazarının hangi tarihte ve kim tarafından sözleşme yapılarak verildiğinin belgesi. Altındaki belge ise Belediye Meclis Başkanlığı Plan ve Bütçe Komisyonu'nun raporudur. Buradan da görüleceği üzere, AK Partili iki üyemiz bu konuda ret oyu vermiştir. Bu belge, belediyenin kendisinde mevcuttur. Ancak bizim gördüğümüz kadarıyla belediye, meclis üyeleri ve il teşkilatı birbirinden habersiz. Kendilerini ilgilendiren konularda bihaberlerdir. Bir başka belge de üst geçitle ilgili; bu da belediye meclis üyelerimizin Meclis'te söz alarak tarihe not düştükleri bir belgedir. Belge, belediyenin kendi internet sitesinden alınmıştır. Eğer zahmet edip incelerlerse, üzerlerinde bir sorumluluk hissederlerse, bu belgeyi bulmaları zor olmayacaktır. Ancak bunun için önce bir sorumluluk hissi taşımaları gerekmektedir.
"BURAYA DİKKATİNİZİ ÇEKMEK İSTİYORUM"
Belediyemiz çalışıyor mu? Bazı noktalarda evet. Sosyal belediyecilik mi yapıyor? Hayır. Sosyal medya belediyeciliği yapıyor. Şimdi sizlere göstereceğim fotoğraf, belediye başkanı ve belediyenin kendi sosyal medya hesabından paylaştığı bir fotoğraftır. Buraya dikkatinizi çekmek istiyorum. Nasıl bir belediyecilik yaptıklarını herkesin görmesini rica ediyorum. Birçok konuda bizi eleştiriyorlar; gerek iktidarımızı, gerek ittifakımızı. Ancak iş yapmaya gelince işi yapmıyor, sadece pazarlamasını yapıyorlar. Şu fotoğraf belediye tarafından çekilmiş ve paylaşılan bir fotoğraftır. Kıymetli basın mensupları ve değerli hemşerilerim, bu fotoğrafta görünen şu: Sayın Başkan, burada bir çöküntüye yol açılmaktadır. Sayın Başkan'ın bir fotoğrafçısı, ikinci fotoğrafçısı ve fotoğrafı çeken fotoğrafçısı olmak üzere üç fotoğrafçı vardır. Hemen arkada, başkanın görünmeyen bir konumunda iki koruma, iki şoför ve sadece bir teknik personel bulunmaktadır. Bu, Zonguldak Belediyesi'nin özetini gözler önüne seren bir fotoğraftır. Kendi şoförü ve fotoğrafçılarını taşıyan başka bir şoför ve araç da mevcuttur.
Bu fotoğraf, yıllardır çalışan bir kişinin diğerlerinin sadece izlediği, maaş aldığı, story'leri çok iyi çeken ve paylaşan bir görüntüyü akıllara getiriyor. Yani, imaj algısı ve reklam belediyeciliğiyle Zonguldak karşı karşıyadır. Tabii, bu kadar fotoğrafçıyı, sosyal medyacıyı ve korumayı taşımak için araç tutmak gerekir. Bu araçların yakıtını almanız gerekir. Bunun için de bir yerden bütçe yapmanız gerekir. Bu bütçeyi, suya yapılan yüzde 250'lik zamla karşılamaya çalışıyorlar. Vatandaşımıza da borcumuz var diyerek hikâyeler anlatıyorlar. Nasıl güzel hikâyeler, story'ler çekiyorlarsa, bunları da vatandaşımıza anlatıyorlar.
Takke düşmüştür, kel görünmüştür. Zonguldak Belediyesi 3 milyar 300 milyonluk bir bütçe yapmıştır ki bu, tarihin en büyük bütçesidir. İller Bankası'ndan aldıkları destek de tarihteki en yüksek desteklerdir. Bu rakamları kendileri açıklayabilirler. Bilgi edinme kanunundan, Belediye meclis üyelerimiz bu konuda başvurularını yapmışlardır. O rakamlar geldiğinde, sizlerle paylaşacağız. Bu vesileyle, yapmış olduğumuz bilgilendirmelerin gerçekliğini ve hakkaniyetini, Zonguldak Belediyesi'nin internet sitesinden de vatandaşlarımız teyit edebilirler. Şunu da defalarca tekrar etmek istiyorum: Hizmet yapılacaksa, bu hizmet Zonguldaklı hemşerilerimize yapılacaktır. Kimin yaptığı ya da kimden geldiği önemli değildir; önemli olan iş yapmaktır. Bu anlayışla, vatandaşlarımızın hayrına yapılacak her işte, bu ekibimizle ve Zonguldaklı basın mensuplarımızın nezaretinde, hemşerilerimize tekrar yanlarında olacağımızı ifade etmek istiyorum. Bunu kayıtlara geçmesini rica ediyorum" şeklinde açıklamada bulundu.