Beykoz Belediye Başkanı Çelikbilek'in, "İtirazlar olsa da yargıdan da gerekli onayı alacağına inanıyorum" dediği planı, Polonezköy sakinlerinin yanı sıra sivil toplum kuruluşları da yargıya taşımaya hazırlanıyor - Polonezköy Kültürünü Yaşatma Derneği Başkanı Novviçki: - "Yıllardır plana ihtiyaç vardı ama bu şekilde bir plana ihtiyaç yoktu" - Polonezköy Muhtarı Vilkoşevski: - "Burada zaten en büyük sıkıntı imarsızlıktı ama bilinçli, güzel şekilde yapılırsa imar planları o yerler için iyi olur. Dokusu korunursa oranın yeşilini, herşeyini güzel bir plan olur"
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylanan 1/1000 ölçekli Polonezköy Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı'nın askı süresi yarın sona eriyor. İstanbul Anadolu Yakası'nın yeşil alan noktalarından olan Polonezköy sakinlerinin yanı sıra sivil toplum kuruluşları plana itiraz ediyor.
Sultan Abdülmecid tarafından verilen izinle Polonya'dan kaçan Polonyalı asker ve siviller tarafından kurulan ve 1994'te Tabiat Parkı statüsü kazanan Polonezköy'ün 2000'de başlayan imar planı çalışmalarının sonuna gelindi. Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek'in çevre ve doğa tahribatına izin vermemek adına büyük bir titizlikle hazırlandığını ve "İtirazlar olsa da yargıdan gerekli onayı alacağına inanıyorum" dediği 1/1000 ölçekli Polonezköy Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı'na itirazlar, sivil toplum kuruluşları ve Polonezköy sakinleri tarafından İstanbul Çevre ve Şehircilik Müdürlüğüne yapılıyor. İtirazlar yarın mesai bitimine kadar kabul edilecek. İtirazlara 60 gün içinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından cevap verilecek. Beklentilerin karşılanmaması halinde, itiraz edenler yargıya başvurabilecek.
Polonezköy Kültürünü Yaşatma Derneği Başkanı Deniss Novviçki, 20 yıldır imar planı olmaması nedeniyle köy sakinlerinin sorun yaşadığını aktardı. Polonezköy sakinlerinin evlerindeki onarımı yasal izinleri alarak da olsa yapamadığını aktaran Novviçki, ancak hazırlanan imar planının da beklentilerini karşılamadığını söyledi.
Novviçki, "Yıllardır imar planına ihtiyacımız vardı ama bu şekilde bir imar planına ihtiyacımız yoktu. Yolların genişlemesi, kendi tapulu alanlarının yeşil alana terk edilmesi gibi... Buradaki insanlar 172 senedir bu ormanları korudular. İnsanlar sadece kendi arsalarına, ihtiyaçları doğrultusunda, villalaşmadan bina yapma ihtiyacı hissediyordu. İtirazlarımızı yaptık ve gerekli mercilere dilekçelerimizi verdik. Beklediğimiz bir süreç var. Beklediğimiz tadilatlar çıkmazsa mahkemede şikayetlerimizi dile getireceğiz" diye konuştu..
İmar planında yolların beklentilerinin üzerinde geniş tutulduğunu ve bu kadar geniş yola bölgede ihtiyaç olmadığını öne süren Novviçki, ayrıca daha fazla turistik tesis yapılmasını da istemediklerini iletti.
KÖY MUHTARI VİLKOŞEVSKİ'NİN GÖRÜŞLERİ
Polenezköy Muhtarı Antoni Vilkoşevski, köyün 172 yıllık tarihinde hep yeşil ile bir arada olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
"Bugüne kadar kendi çabalarımızla bu yeşil alanı koruduk. Buraya sonradan yerleşen İstanbullular da bu güzelliği korudu. İmar planı yapılması çok güzel bir şey. Çünkü imar demek yasa demektir. Kaçak yapılanmayı önlemektir. Burada zaten en büyük sıkıntı imarsızlıktı ama bilinçli, güzel şekilde yapılırsa imar planları o yerler için iyi olur. Dokusu korunursa oranın yeşilini, herşeyini güzel bir plan olur.
Bizim büyük sıkıntımız burada yolların gereksiz olarak genişletilmesi veya yolların yerlerinin değiştirilmesi. En büyük sıkıntımız bu. Köy içinde bazı yolların 14 metreye çıkması bazılarının da 12 metreye çıkması büyük sıkıntı yaratıyor. Gereksiz bir uygulama. Aynı dokusuyla korunsa, hiç bir ihtiyacımız yok. Bazı tapulu alanlar plan dışında kaldı. Onların da plana dahil edilmesi gerekir. Yeşil alana terk edilecek yerler de gene aynı tapu ve mülk sahiplerinin denetimi altında yapılacak şekilde gerçekleşirse o da güzel olur. Mülk sahibi yeşil alanı korur. İçeride yapılaşmaya açtırmaz."
"KÖY OLMAKTAN ÇIKACAK"
Köyde daha önce 3 dönem muhtarlık yapan ve yeni dönemde de muhtar adayı olan Frederik Novvikçi, 1994 yılında bölgenin Tabiat Parkı ilan edilmesinin ardından büyük sıkıntı yaşandığını aktardı.
Yeni planın beklentilerini karşılamadığını ve kendilerini mağdur ettiğini aktaran Novviçki, "Yollar otobana dönüşüyor. Bu Polonezköy'ün dokusunu bozacak şekilde planlanmış bir uygulama. Otoparklar yapılıyor. Planı 2000 yılında ben başlattım. Geldiği aşamadan memnun değiliz. Doku bozulacak. Burası köy olmaktan çıkacak. Dükkanlar yapılacak ana arteller üzerine. Binalar kısıtlanıyor, binalar yapılamayacak" dedi.
Novviçki, köy sakini mimar ve hukukçuların görüşlerine göre bir plan hazırlanmasını istediklerini de kaydederek, bekledikleri gibi bir planın çıkmamasının kendilerini üzdüğünü söyledi.
"KÖYÜN GELİŞMESİNİ İSTİYORUZ"
Köyde 10 yıldır ikamet ettiğini belirten köy sakinlerinden Alaattin Sargın ise köyün tek sosyal aktivitesinin köy kahvesi olduğunu, alışveriş yapabilecekleri dükkan bulunmadığını, toplu ulaşım araçlarının ise köye uğramadığını bu nedenle sorun yaşadıklarını söyledi.
Sargın, köyün gelişmesini istediklerini aktararak, "İstanbul'da aldığınız bir ürünün fiyatıyla burası farklı. Suyu dağdan geliyor. 2014 yılında İstanbul'da suyu olmayan, ulaşımı olmayan tek köy burası" ifadelerini kullandı.
SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI DA PLANA KARŞI
Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi Sekreteri Akif Burak Atlar, Polonezköy imar planına ilişkin itiraz dilekçelerini yarın Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne sunacaklarını bildirdi.
Planda, bölgenin doğal sosyal dokusunun gözetilmediğini savunan Atlar, plana ilişkin itirazlarının kabul edilmemesi halinde konuyu yargıya taşıyabileceklerini söyledi.
Doğal Yaşamı Koruma Vakfı (DAYKO) da Polonezköy yeni imar planına itirazda bulunduğunu duyurdu. Plan hazırlanırken "Doğa Turizmi Master Planı"ndan yararlanılmadığı savunulan dilekçede, "Yaban hayatın ve yas?am alanların nefeslerini korumazsak, doğal yaşam alanlarının imara açılması nedeniyle 'Domuzlar I?stanbul'da bog?azı yu?zerek gec?ti' haberlerini daha c?ok go?ru?ru?z. Sessiz dog?anın hakkını aramak vakfımızın dog?aya olan borcudur. Polonezko?y Tabiat Parkı'na yeni imar planı ile mu?dahale edilmesi Anayasa'ya da aykırıdır" denildi.
