Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÜLEYMAN YAŞAR

Türkiye'ye ekonomik saldırı niye Londra'dan geliyor?

Dikkatinizi çekmiştir... Ekonomik beklentileri bozma saldırıları çoğunlukla Londra üzerinden geliyor Türkiye'ye. 12 Haziran 2011'deki genel seçimler öncesinde, The Economist dergisi ile Financial Times gazetesi, ekonomik beklentileri bozma işini, Türkiyeli seçmeni, kime oy vermesi gerektiğine ikna etmeye kadar götürmüşlerdi.
Bunlar, seçimlerin ardından koalisyon hükümeti kurulacağını ileri sürdüler. Düşündükleri gerçekleşmeyip de tek parti hükümeti kurulunca, bu defa seçimlerden önce sorun olarak görmedikleri cari açığı birdenbire sorun gördüler ve ısrarla faizlerin yükseltilmesini istediler. Notçuları devreye sokup faizlerin yükseltilmesi için Türkiye'yi tehdit etmeye başladılar. Merkez Bankası'nın yeni yönetimini topa tuttular, insafsizca eleştirdiler. Faiz koridorunu anlayamadıklarını söylediler ve Ocak 2012'de döviz kurunun patlayacağını öne sürdüler. Yerli temsilcileri de doların 2.5 liraya çıkacağını yaydılar.
Tabii işler onların istedikleri gibi gelişmedi ve şimdi yeni ataklara başlıyorlar.
The Independent gazetesinden bir yazar Türkiye'de korkunç bir ekonomik balonun büyümekte olduğunu, bunun sonucunun Yunanistan ve İrlanda'daki gibi bir hayal kırıklığı olabileceğini ileri sürüyor. Peki yazarın bu görüşünü destekleyecek veri var mı elinde? Yok. Bu görüş hiçbir ekonomik veriyle desteklenmiyor. Çünkü Türkiye, Yunanistan ve İrlanda'dan çok farklı. Yunanistan ve İrlanda kamu maliyesi krizine girdi. Bütçe açıkları ve borç yükü sürdürülemez olduğu için IMF ve AB'den yardım almak zorunda kaldılar. Yunanistan'ın bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 9.5, kamu borçlarının milli gelire oranı yüzde 160, İrlanda'nın bütçe açığının milli gelirine oranı yüzde 9.8, kamu borçlarının milli gelirine oranı 102 düzeyinde.
Gelelim Türkiye'nin bütçe açığı ve borç yüküne... Türkiye'nin bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 1.4, kamu borçlarının milli gelirine oranı ise yüzde 39 düzeyinde seyrediyor. Demek ki mali disiplinini sürdürdüğü takdirde Türkiye'nin Yunanistan ve İrlanda gibi olması mümkün değil. Ama Independent yazarı hiçbir veriye dayanmadan böyle "balon görüşler" beyan ediyor. Eğer bilgisizlik değilse, amacının manipülasyon olduğunu söyleyebiliriz. Niye manipülasyon?
Manipülasyon, çünkü Londra adeta mali dolandırıcılıkların merkezi haline geldi.
İngilizler, AB'nin mali düzenlemelerinden de bu nedenle sürekli kaçıyorlar.
Hatırlayın... AIG, MF Global, Lehman Brothers ve Bernie Madoff gibi batanların tümü operasyonlarını hep Londra'dan yaptılar.
İşte benzeri dolandırıcılar yine Londra üzerinden ülkelere operasyon düzenleyebiliyor.
Ülkelerin ekonomileri hakkında manipülatif yazılar yazdırabiliyorlar. Hatta Türkiye ekonomisi mali disiplinini sürdürdükçe, istedikleri kaotik ortam yaratılmadığı için bunların yayın organları ve yazarları pek çok olumsuz yazı yazmaya da devam edecek. Amaçları, Türkiye üzerinden kolay para kazanmak. Sıcak parayı dünyadan ucuza getirip yedi sekiz katına Türkiye'ye satmak ve kârlarına kâr katmak. Anlayacağınız, sıcak paradan para kazanmaya alışanların destekçiliğini yapan faiz lobisi yurtdışında da hiç boş durmuyor. Kolay para kazanmak için Türkiye'ye dışarıdan ve içeriden saldırmaya devam ediyorlar. Ama başarıya ulaşmaları zor.
Çünkü Ankara'da hem mali disiplin sürüyor hem de karşılarında statükocu işadamlarınca atanmamış bağımsız bir Merkez Bankası yönetimi var.
Ne yapsalar nafile
... Faiz lobisinin istediği yüksek faiz düşük kur politikasına dönmek zor görünüyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA