Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖMER ÜRÜNDÜL

Başından yanlış yapıldı

Başta medya olmak üzere futbolun içindeki tüm birimlerin yanlışları sonucu futbolumuz bugünkü duruma düştü. Şimdi hedefteki bir numaralı isim Hiddink. Hollandalı göreve başladığından beri gerek aday kadro seçimi gerek de taktik stratejiler olmak üzere hatalar zinciri sergiledi. Grupta kazandıklarımız dahil hiçbir maçta olumlu bir görüntü sergileyemedik.
Gelelim Hırvatistan maçına; benim yeri geldikçe vurguladığım bir görüşüm var. Sistemimiz ve kadro istikrarımız yok. Kolektif yapımız yetersiz. Bilhassa kapalı savunmaları arızaya uğratacak, etkili bir set oyuncumuz yok. Bu yüzden mutlaka sırtı karşı kaleye dönük oynamasını bilen bir nokta santrfora ihtiyacımız var. Hakan Şükür, profesyonelliği ve müthiş performansıyla senelerce hem Milli Takım'a hem de Galatasaray'a inanılmaz katkıda bulundu. Bir türlü ona yakın bir santrfor bulamadık. Hakan Şükür'den sonra onun gibi olamasa da bu göreve yapabilecek tek isim Semih Şentürk'tü. Ama medyanın çoğunluğu Semih'in golcülüğünün yanında sistemi işleten bir santrfor olduğunu kabul etmeyip nöbetçi golcü yakıştırması yapıyordu.

SEMİH RÜYALARINA GİRİYORDU
Semih'i Euro 2008'deki başarısından sonra yok saydılar. Zaten Aykut Kocaman da dahil F.Bahçe'deki bütün teknik direktörlerin kötü de oynasalar yabancı santrforlara sınırsız öncelik tanımalarının sebebi medyadan gelen rahatlıktı. Semih, konusunu niye bugün gündeme getirdim. Çünkü Hırvat teknik adam ve futbolcuların büyük çoğunluğu 3 senedir rüyalarında Semih'i görüyorlardı. Semih'in kadroya alınmadığını duyunca hayretler içinde kaldılar ve sevindiler. Hiddink'e sorsanız cevabı hazır: "Takımında yedek kalıyor, az oynuyor."
Peki sahaya çıkan takım tertibindeki oyuncuların durumu ne? Gökhan Gönül 3 aydır idman yapmıyor, çok da az oynadı. Emre fizik açıdan yetersiz. Uzun sakatlıkla boğuşan Hamit, bu sene Real Madrid'de toplam 20 dakika görev yapmış. Bütün bunların yanında Valencia'da oynayan Mehmet Topal, önce aday kadroya çağrılmıyordu, baskılar sonucu çağrıldı. Ancak yedek kulübesinde oturtuldu. Hırvatistan maçını düşünerek uzun zamandan beri Burak'ın yapısının ilerde son adam rolüne kesinlikle uygun olmadığını söylüyorum. Ama milli maçların yayıncı kuruluşunun tüm yorumcularında hiç böyle bir analiz duymadım. En azından 'hiç olmazsa Umut ile Burak birlikte oynasın'diyen de çıkmadı. Bugün Milli Takım'da ve Trabzonspor'un Şampiyonlar Ligi'ndeki maçlarında zorlu rakipler karşısında eğer Burak son adam oynarsa çok zor pozisyon bulur dedim. İşte Trabzon-CSKA ve Türkiye-Hırvatistan maçları. İki çok önemli iç saha maçında tek pozisyon yok. Ama Vittek sakatlanmayıp Burak ile birlikte görev alsa Trabzon, CSKA'yı yenerdi.

HİDDİNK DOĞRU ADAM DEĞİL
Medyanın büyük çoğunluğu Hiddink göreve getirilince tam isabet dedi. Çünkü dünyaca tanınmış, başarılı, kariyerli bir hocaydı. Şimdi bunu söyleyenlerin hepsi Hiddink gitsin diyorlar. Ben ise Hiddink ile daha anlaşma sağlanmadan şu görüşümü yazdım: "Hiddink dünyaca tanınan kariyerli bir teknik direktör, ama bir sistem hocası. Bizim hem sistemimiz hem de kadro istikrarımız yok. Rijkaard da aynı ekolün hocası. Barcelona gibi bir dünya devinden Galatasaray'a geldi. 1.5 sene sürekli takımla beraber olduğu halde başarılı olamadı. Bize elindeki malzemeyi iyi kullanacak, yapımıza uygun, basit düzeni oturtacak, motivasyonu ve taktik planı güçlü bir hoca tipi gerekir. Bu da kesinlikle Hiddink değildir."

TARAFTAR VE YÖNETİM ATEŞLİYOR
Lig maçlarının yayıncı kuruluşu ülkemizdeki büyük takımların seyirci potansiyelini göz önüne alarak, (bu takımların yerli yabancı yetenekli oyuncuları büyük fiziki düşüş gösterseler de) birkaç güzel hareketlerini yere göğe sığdıramıyorlar. Ama bizde bu kadar ilgi gören yabancılar düşük performansları yüzünden kendi ulusal takımlarına çağrılmıyorlar, çağrılsalar da yedek kalıyorlar. Bugün medyanın tümünde, üstün zekası ve önemli yeteneklerine rağmen günümüz futbolunun istediği fizik güce tamamen zıt kutup teşkil eden Alex'i ligimizdeki katkıları dolayısıyla göklere çıkarıyorlar. Heykeli dikilsin diyenler var. Avrupa'nın üst düzey ligleri her hafta evimize geliyor. O müthiş tempoda, o bitmeyen ikili mücadelelerde Alex benzeri bir orta saha var mı? Madem Alex günümüz futbolunda çok büyük bir oyuncuysa neden Brezilya Milli Takımı'na çağrılmıyor. Neden bugüne kadar tek bir Avrupa takımında kendisine transfer teklifi gelmedi. Büyük takım taraftarları kendisine bakmayan gerçek performanslarının yarısına dahi ulaşamayan yabancılara sınırsız destek veriyor. Yönetimler de aynı şekilde. Bunların üstüne bir de şike soruşturması. Ondan sonra niye futbolunuz bu hale düştü deniliyor, sizce?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA