İki büyük takımın Şampiyonlar Ligi finalindeki kapışmasına Wembley Stadı'nın muhteşem atmosferi de eklenince seyir zevki yüksek bir futbol ortaya çıktı. Manchester United, seyircisinin de desteğiyle maça çok hızlı başladı. 10. dakikaya kadar rakibine topla oynama şansı tanımadı. Ancak o dakikadan devre sonuna kadar Barcelona alışılmış müthiş pas trafiğiyle oyunun kontrolünü eline aldı.
M.United'ın çok forvetli klasik bir oyun anlayışı var. Ama dünkü kadroda ikinci ön libero görevinde Giggs oynayınca Barcelona orta alandan karşı 18'e kadar çok kolay geldi. Ama oradaki kalabalık ve deneyimli iki stoper Barcelona'ya pozisyon zenginliği şansı tanımadı. Buna rağmen Pedro'yla golü buldular. Devrenin son 35 dakikasında atak yapamayan M.United tek hücum girişiminde Rooney ile hazırlanışı ve yapılışı mükemmel bir golle beraberliği buldu.
İlk yarıyı bu skorla atlattıktan sonra Manchester United Teknik Direktörü Ferguson'un ikinci devre mutlaka bir presçi orta saha oyuncusunu sahaya sürmesi lazımdı.
FERGUSON YANLIŞ YAPTI
Ama o, planlı alışılmış kurgusundan vazgeçmemeyi tercih edince devrenin tamamı Barcelona'nın üstünlüğüyle geçti. İspanyol ekibi müthiş temposu ve bitirici pas trafiğiyle oyunu karşı alana yıkıp rakibini 18'e hapsetti. Dani Alves ile kaçan iki net fırsat sonrası Messi ve Villa'nın harika golleri futbol adına güzel görüntüler oluşturdu.
Sonuçta çağın ötesinde adeta bilgisayar gibi futbol oynayan Barcelona bileğinin hakkıyla Şampiyonlar Ligi Kupası'nı kazandı.
M.United Avrupa'nın en güçlü takımlarından biri. Ama Barcelona karşısına çıkınca iş değişti. Eğer Ferguson, Mourinho gibi düşünüp klasik dizilimini bir kenara bırakıp rakibi mümkün olduğunca bozabilseydi bu kadar kolay teslim olmayacaktı.