Beşiktaş-Trabzonspor karşılaşması, teknik adam yanlışlarıyla, iki deneyimli oyuncunun harakiri yapıp 3'er dakika arayla 2 sarı kartla ihraç edilmeleriyle, büyük hakem hatalarıyla, 90 dakika içinde iki tarafa da gidip gelen oyunun gidişatıyla ve tribün olaylarıyla çok ilginç bir mücadeleye sahne oldu.
Beşiktaş'ın bugün eldeki kadrosuyla çizdiği genel performansı son derece olumsuz. Ligde rekor sayıda puan kayıpları var. Dinamo Kiev'e elenirken 2 maçta toplam 8 gol yedi. Halbuki aynı Dinamo Kiev'i Beşiktaş, 2002-2003 sezonunda elemişti. Hem de İstanbul'da kazandığı 3-1 lik maçın rövanşı eksi -20 derecede oynanmıştı.
Tabii bütün bunların sorumlusu şüphesiz Schuster'dir... Öncelikle Beşiktaş'ın takım savunması büyük arızalar gösteriyor. İlerideki oyuncular top rakipteyken defansif görev yapmıyorlar. Ayrıca defans bloğu çizgi halinde arkasında genişlik bırakıyor. Arkaya zamanlamalı pasla adam kaçıran her takım rahat pozisyon bulabiliyor.
Schuster, Trabzon maçının devre arasında büyük bir teknik adam yanlışına imza attı. Fernandes'i çıkarıp Nobre'yi sahaya sürdü. Dünyada da bizde de birçok teknik adam forvet oyuncularını fazlalaştırıp hücum zenginliğini sağlayacağını zannediyor.
Halbuki tam tersi. Orta saha çok önemli. Necip, orta sahada tek kaldı. Guti, zaten güçsüz. 10 kişilik Trabzon ofansif açıdan, 11 kişiyken yapamadıklarını ikinci devre yapmaya başladı. Benzer hatayı Kayserispor Teknik Direktörü Şota da yaptı. Cuma gecesi defansif yönleri zayıf, ofansif oyunculara ağırlık verip orta sahayı tek presçi Selim'e bırakınca 5 eksikli Manisa deplasmanda gülü oynaya 3 puan kazandı.
CEYHUN GÖZDEN KAÇMAMALI!
Şenol Güneş'i sezon başından beri bir tek konuda eleştiriyorum. "3 forvetin arkasındaki orta saha Jaja, Selçuk, Colman olmaz" diye... Hem Selçuk'un ağır yükünü hafifletmek, hem de takım savunmasını sağlamlaştırmak için devamlılığı ve defansif yönü güçlü ikinci oyuncu şart.
Eldeki kadroda buna en uygun ismin Ceyhun olduğunu defalarca belirttim. Onun takım savunmasına yapacağı katkının yanında hem Trabzon kalesine gelen hem de Trabzon'un kullandığı duran toplarda Ceyhun'un hava hakimiyeti ayrı bir kazanç teşkil eder. İşte en son canlı örnek Beşiktaş maçı. Şenol Güneş'in ilk 11'indeki orta sahasını birçok maçta canı yandığı halde öncelikle Jaja, Colman, Selçuk olarak düşünüyor. Bakalım bundan sonra da böyle devam edecek mi?
Şunu çok iyi düşünmek lazım ki; takım savunmasının iyi olması hücum zenginliği sağlamak için de çok önemli. Eğer rakipler geriden rahat çıkıp karşı alana geçerlerse oyun sahanın bütününe yayılır. İleride top kazanamadığınız için sürekli yerleşmiş savunmaya karşı hücum etmek zorunda kalırsınız. Günümüz futbolu artık basketbola da benziyor.
Basketbolda iyi savunma yapmadan, iyi hücum yapabilir misiniz?
