Galatasaray Başkan Yardımcısı Abdürrahim Albayrak geçen yıl, Var kayıtları üzerine ileri geri konuştu.
Başakşehir Başkanı Göksel Gümüşdağ da, bu konuşmanın 6222 sayılı Sporda Şiddet Yasası'na aykırı olduğunu iddia ederek yargıya baş vurdu.
Yargı iddiayı haklı buldu. Albayrak, 6222 gereği 5 bin lira idari para cezasına mahkum oldu. Albayrak itiraz etmedi, cezayı ödedi.
Olay hukuken kapanmışken, medyamız şimdi Albayrak'ın yöneticiliğinin de düşebileceği konusunu ortaya attı ve tartışmaya başladı.
Hayır, düşmez..
Albayrak, bu konuşmayı 4 Haziran 2019'dan sonra yapsaydı, kesin yanardı.
Çünkü 4 haziranda 6222'de yapılan değişikliklerle, sıradan vatandaş, taraftarla, yöneticiler arasındaki çok ama çok önemli ceza farkı ortadan kaldırıldı.
"Sporda şiddeti teşvik edecek davranış ve açıklama yapma"nın daha önce yöneticilere uygulanmayan maddesi, artık herkese eşit uygulanacak.
Bu değişiklik, Yöneticilerin ağızlarına kilit vurma maddesi..
Eskiden bol keseden savuran ve komik cezalarla kurtulan yöneticiler, şimdi "Bismillah" derken üç defa düşünmek zorunda olacaklar.
Çünkü..
Bundan böyle şiddeti teşvik eden bir konuşma yapan yönetici, "Sporda Şiddeti Önleme Yasası"nı takiple görevli savcı tarafından, 5 bin lira para cezasına çarptırılacak.
Dikkat buyrun, mahkeme falan değil. Kararı resen savcı verecek. Anında..
Savcı 5 bin lira para cezasını verdiği anda, otomatikman 3 ay boyu maç izleme yasağı da koyacak.
Bu yasa, Abdürrahim Albayrak için şöyle uygulanacak mesela..
Albayrak, her statta 3 ay maça giremeyecek ama..
İşte burası önemli..
Bu üç ay boyunca, kendi takımının, yani her Galatasaray maçının öncesi belirlenen bir karakolda iki kez imza verecek. Birinci imza maçın, ikinci imza ikinci devresinin başlama saatinde..
Yani 3 ay boyu Albayrak'ın Galatasaray maçlarını izlemesi fiilen imkansız hale gelecek.
6222 Sporda Şiddeti önlemek için çıkarıldı.
Ama bir türlü doğru dürüst uygulanmadı.
Dilerim, hele 4 haziran değişikliklerinden sonra uygulanır da, Mustafa Cengizler, Ali Koçlar, Fikret Ormanlar meydanı eskisi gibi boş bulup tribünlerdeki binleri, ekran başındaki milyonları tahrik ve teşvik edip, sokaklara dökemezler, bundan böyle..