Takvim gazetesinin orta sayfasında Lütfi Albayrak kardeşimin sütunu günlük gazete okumalarının en sonundadır. Çünkü o sütun beni hep neşelendirir.
Dün "Tespitli Yorum" diye yazmış..
"Eskiden ezan okunduğunda evlere dağılırdık, Şimdi telefonun şarjı bitince.."
Hadi acı da olsa gülmeyin..
Amma, benim itirazım var..
Eskiden gerçekten ezan vakti, eve dönme vaktiydi, hele o zaman sokaklarda oynayan biz çocuklar için..
"Evli evine, köylü köyüne/ Evi köyü olmayan sıçan deliğine" diye de bir nakaratımız vardı, onu bağıra çağıra söyleyerek evlere dağılırdık.
Şimdi?.
Sevgili Lütfi!. Dağılmak için önce toplanmak gerek. Cep telefonları çıkalı sokağa çıkan, toplanan mı kaldı ki, dağılınsın..
Bizim gurubun 20 yıldır, her salı öğlen yemeğinde toplanmasının sırrı ne, bilir misin, Lütfi!.
Cep telefonu yasak!. Konuşmak değil, cepten çıkarıp göstermek bile yasak!.
Herkes, herkesle tam iki saat sohbet zevkini yaşıyor!. Onun için geliyor!.